10 yaşındaki oğlu öldürülen anne konuştu

---

Nezir Türkoğlu'nun Fatih'teki evinde, 5 Kasım 2017'de 10 yaşındaki oğlunu 12 yerinden bıçaklayarak öldürdüğü iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davada, anne Neriman Türkoğlu ifade verdi.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, müdahil anne Neriman Türkoğlu ile avukatı Esin Yeşilırmak katıldı. Tutuklu sanık Nezir Türkoğlu'nu avukatı temsil ederken, bir psikolog da duruşmada hazır bulundu.

'ŞİKÂYET ETTİM ŞİDDET OLMADIĞINI SÖYLEDİLER'

Sanık ile 2017 yılının eylül ayından itibaren ayrı yaşamaya başladıklarını anlatan anne Türkoğlu, boşanma davasını şiddet gördüğü gerekçesiyle kendisinin açtığını söyledi. Boşanma davalarının halen devam ettiğini belirten Türkoğlu, şunları anlattı:

"Önce annemin evine yerleştim. Sanığın rahatsız etmesi sonucu dayımın Gazi Mahallesi'ndeki evine taşındım. Oğlum benimle kalıyordu. Aile Mahkemesi kararına göre her ayın ilk ile 3'üncü hafta sonu oğlum Yiğitcan ile sanık arasında şahsi ilişki tesis edilmişti. Dolayısıyla olay tarihinde sanıkla görüşme dönemindeydi. Olaydan önceki bir tarihte oğlum sanığın yanındayken, oğluma yönelik tehditvari sözleri nedeniyle oğlum sanığın evinden kaçıp annemin evine gelmişti. Bununla ilgili emniyete müracaat ettim. Şiddet olmadığını söylemişlerdi. Oğlumun, 14 Eylül 2017'de sanığın evinde kaldığı gece ağabeyim beni aradı. Sanığın WhatsApp'tan görüntüler attığını, çocukla evde olduğunu ve bizi çağırdığını söyledi. Bunun üzerine ağabeyimle beraber arabaya bindik ve sanığın evine gittik."

'KAPIYI KAPATTI, EVDEN ÇIKMAMIZA İZİN VERMEDİ'

Eve gitmeden önce polise de haber verdiklerini kaydeden anne Türkoğlu ifadesine şöyle devam etti:

"Sanıktan gelen görüntülerde kapı ve pencereler kapalı olduğu için zehirlenme ihtimaline karşın giriş kattaki ana vanayı kapattılar. Polisler sanığa kapıyı açmasını söylüyordu. Ben arabadaydım. Sonra sanığın beni çağırdığını söylemeleri üzerine eve girdim. İçeride yoğun bir gaz kokusu vardı. Pencereleri açıp havalandırmaya başladım. İçeride ben, oğlum, sanık ve bir komşumuz vardı. Sanık, tekrar birleşmemizi isteyen şeyler söylüyordu. Bense bunun mümkün olmayacağını söylüyordum. Oğlum gazdan etkilenmişti. Sanık kapıyı kapatmış, evden çıkmama izin vermiyordu. Bu sırada polisler kapının açılması için sanığı ikna etmeye çalışıyorlardı. Bu 15 dakikalık süre sonunda polisler zorla içeri girdi ve benimle oğlumu kurtardı."

OLAYDAN 1.5 AY ÖNCEKİ SÖZLERİ

Sanığın, oğlu Yiğitcan'ı öldürdüğü olayı görmediğini ancak yine geçmiş bir zamanda sanığın kendisini arayarak, oğluyla beraber köprüden atlayacaklarını söylediğini kaydeden anne Türkoğlu, "Ağabeyime haber vermiştim. Ailecek olayın peşindeyken oğlum sağ salim eve gelmişti. Sanığın tüm bunları planlı yaptığını düşünüyorum. Oğlumu öldürdüğü olaydan yaklaşık 1.5 ay önce 'Sana öyle bir acı yaşatacağım ki bunu hiç unutmayacaksın' demişti. Şikayetçiyim. Davaya müdahil olma talebim de vardır" diye konuştu.

Annenin ifadesine karşın görüşü sorulan psikolog bilirkişi, "Annenin olaydan etkilenmişliği söz konusudur. Olayda bazı yer, zaman ve mekanları hatırlayamaması olayın etkisinde kalmasından kaynaklıdır. Beyanlarına itibar edilir. Psikolojik destek anlamında tedavi gördüğünü de söylemektedir" dedi.

Sanığın avukatı ise aleyhe olan ifadeleri kabul etmediğini söyledi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, duruşmanın daha önce belirlenen 10 Nisan'da yapılmasına hükmetti.

İDDİANAME

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, sanık Nezir Türkoğlu'nun "kasten yakın akrabayı öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile "kasten yaralama" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından da 4,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.