Nahda Hareketi Tunus krizi için diyalogdan yana
Tunus'un en güçlü siyasi gruplarından biri olan Nahda Hareketi, 25 Temmuz süreciyle beraber girilen kaostan çıkış için diyalogdan başka bir yöntemin olmadığını bildirdi.
Tunus parlamentosunun en çok milletvekiline sahip partisi Nahda Hareketi, ülkedeki siyasi krizi aşmak için "kapsamlı ulusal diyalog" dışında yol olmadığını belirterek, Cumhurbaşkanı Kays Said'in olağanüstü yetkileri elinde toplamasıyla oluşan "istisnai durumun" bir an önce sonlandırılması çağrısında bulundu.
Nahda Hareketi Yürütme Kurulu, gerçekleştirdiği toplantının ardından hareketin lideri Raşid el-Gannuşi imzasıyla yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, "Ülkedeki karmaşık krizden çıkmak için kapsamlı ulusal diyalog dışında bir çözüm bulunmuyor." ifadesine yer verildi.
İstisnai durumun sona ermesinin hızlandırılması gerektiği vurgulanan açıklamada, "Meclis çalışmalarına yeniden başlaması, zor ekonomik ve sosyal koşullarla mücadele edebilecek meşru bir hükümetin kurulması için atama yapılması gerekiyor." denildi.
Açıklamada, Anayasa tartışmalarına ilişkin de şunlar kaydedildi:
"2014 Anayasası bir toplumsal sözleşmeyi temsil ediyor. Anayasa üzerinde büyük bir uzlaşma sağlandı ve halk tarafından onaylandı. Tunus'un statüsünü yükselten ulusal diyaloğun meyvesiydi."
Tunus'ta ne olmuştu?
Arap Baharı'nın doğum yeri Tunus'ta, belirli aralıklarla ve farklı şiddetlerde devam eden sosyal, ekonomik, politik ve kontrolden çıkmış sağlık krizi nedeniyle Tunuslular 25 Temmuz'da kitleler halinde sokağa çıkmıştı.
Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa'nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı.
Ülke içinde bazı kesimler Said'in bu kararını desteklerken, Meclis içindeki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı'nın bu kararlarıyla "Anayasa'yı ihlal ettiğini" belirtmiş, bazı kesimler de süreci "anayasal bir darbe girişimi" diye nitelemişti.
Tunus'ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından bazı milletvekilleri ifadeye çağrılmış, bazıları gözaltına alınmış ve aralarında üst düzey bürokratların da yer aldığı bazı isimler hakkında ev hapsi kararı verilmişti.
Said bir aylık sürenin dolmasının ardından Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil, olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların "süresiz" uzatıldığını bildirmişti.
Bu arada Cumhurbaşkanı Danışmanı Velid el-Huccam, bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Tunus'ta 2014'te kurulan siyasi sistemin, artık sürdürülebilir olmadığını kaydetmiş, ülkede başkanlık sistemine geçilmesi yönünde hazırlık yapıldığını paylaşmıştı.