Cevdet Yılmaz'dan enflasyon açıklaması: Temmuz ve Ağustos aylarına dikkat çekti
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Haziran ayında yıllık enflasyonun 3.8 puan düşerek 71,6'ya indiğini, Temmuz ve Ağustos aylarında enflasyonun daha hızlı gerileyeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Edirne'de Valiliği ziyaret ettikten sonra Edirne Ticaret ve Sanayi Odası'ndaki İş Dünyası Toplantısına katıldı.
Yılmaz burada yaptığı açıklamada, "Özellikle pandemi sonrası hala toparlanamamış bir dünya var. Gerek büyüme hızı açısından gerek ticaret bakımından tarihsel ortalamalarının altında seyreden bir dünya var. Son 20 yıla baktığınızda dünya ekonomisi yüzde 3.6 büyümüş. 2020 - 2022 dönemine bakarsanız büyüme hızı düşmüş. Pandemi ve pandemi sonrası şokların etkisiyle. Geçen yıl bir miktar toparlanma oldu yüzde 3'lere geldi. Bu yıl da 3'ü biraz geçmesi bekleniyor. Yani o 3.6'nın oldukça altında bir dünya büyümesi söz konusu bir taraftan da dünyada artık bu rekabet artmış durumda, bloklaşmalar artıyor, ticari rekabet kızışmış durumda korumacılık eğilimlerinin güçlendiğini görüyoruz. İşi kadar böyle ticaretin rahat bir şekilde geliştiği bir ortam olmadığını da ifade etmek isterim. Türkiye bu şartlar altında büyüme açısından baktığımızda oldukça iyi bir performans gösterdi. 2020 - 2022 döneminde gerçekten önemli bir büyüme performansı sergiledi. 2023'te de yüzde 4.5 gibi bir büyümemiz oldu. Dünya yüzde 3 büyürken, biz yüzde 4.5 büyümüş olduk. Bu yıla geldiğimiz zaman bu yıl da inşallah yüzde 4 civarında bir büyüme bekliyoruz. Orta vadeli programımızda, yine dünyanın üstünde performansı bekliyoruz. İlk çeyrekte 5.7 gibi bir büyümemiz oldu. Bundan sonraki dönemde de bir seviyede büyüyerek inşallah bu büyümeye ulaşacağız. Dünyanın önemli bir ekonomisiyiz. Nominal dolar bazında dünyanın 17. büyük ekonomisiyiz. Satın alma gücü paritesine göre hesaplandığında ise dünyanın 11. büyük ekonomisi konumundayız. Milli gelirimiz ilk defa geçen yıl 1.1 trilyon doları aştı. Tam olarak söylersek geçen yılki rakam 1 trilyon 119 milyar dolar. Kişi başına gelirimiz 13 bin 110 dolara yükseldi, bu hızı inşallah geleceğe taşımak istiyoruz. Değerli arkadaşlar geçen yıldan bugüne büyümemiz de şöyle bir farklı yaklaşım sergiledi tüketimle değil üretimle daha çok büyüyelim istiyoruz yatırımla ihracatla daha çok büyüyelim diyoruz. Bir taraftan enflasyonu düşürürken, bir taraftan da büyümeyi istihdamı korumak istiyoruz. Bu da kolay bir iş değil bunun sağlanabilmesi için büyümenin kompozisyonunu, bileşenlerini özellikle çok önemli görüyoruz. Daha çok üretimden ihracattan kaynaklanan büyüme gayreti içindeyiz" dedi.
"Mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor"
Enflasyon rakamlarına da değinen Yılmaz, "Daha çok sıkıntımız
enflasyon konusunda. Dolayısıyla geçen yıl hazırladığımız orta
vadeli programda enflasyonu temel öncelik olarak önümüze koyduk ve
enflasyonu 3 döneme ayırdık. Birinci yıl geçiş süreci olacak dedik.
2'nci yıl dezenflasyon süreci, 3'üncü yıl ise kalıcı fiyat
istikrarı dönemi. Geçiş sürecini geçtiğimiz mayıs ayında tamamlamış
olduk ve dezenflasyon sürecine geçmiş olduk. Haziran ayında
biliyorsunuz aylık enflasyon 1.64 geldi. Yıllık enflasyon ise 3.8
puan azalarak 71,6 oldu. Temmuz ve Ağustos ayları geldiğinde
göreceksiniz çok daha hızlı yıllık enflasyon gerileyecek. Temmuzda
60'lar civarına Ağustos'ta ise 50'ler civarına gerileyen bir
enflasyon göreceksiniz. Tek haneli rakamlara ulaşıncaya kadar bu
mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor. Gelecek sene yüzde 20'li
rakamlar, 2026'da ise tek haneli rakamlara indirmek için gayret
edeceğiz. Merkez Bankası rezervlerinde çok olumlu bir gidişat var.
Geçen yıl Mayıs'ta 98,5 milyar dolara kadar düşmüştü rezervlerimiz.
28 Haziran itibarıyla yaklaşık 143 milyar dolar seviyesine
yükselmiş durumda. SVAP hariç net rezerv dediğimiz rakam da yine
oldukça iyi bir yere gelmiş durumda. Rezervlerin güçlenmesi niçin
önemli; işte bu riskleri düşürüp ülkemizi daha avantajlı daha emin
bir konuma taşımak açısından çok önemli. Geçtiğimiz yıl afet
yaşadık. Birçok ülkeden hem nüfus hem de coğrafya bakımından büyük
bir bölgede 14 milyon insanımızı etkileyen bir afet yaşadık. Acil
müdahaleler bitti ama asıl işimiz şimdi kalıcı bir şekilde
rehabilite etmeye çalışıyoruz bu bölgelerimizi üç başlık altında
bunu yapıyoruz. Kalıcı konutları inşa ediyoruz. Tahrip olan
altyapıları, ulaşımdan enerjisine altyapıları yapıyoruz. Bir
taraftan de o bölgelerimizin sosyoekonomik kalkınmasını
gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Organize sanayi bölgelerinden tutun,
başka konulara verinceye kadar. Burada 104 milyar dolar gibi toplam
bir maliyetle karşı karşıyayız. Sadece bu sene merkezi yönetim
bütçemizde deprem bölge çalışmaları için ayırdığımız kaynak 1
trilyon 30 milyar civarında bir kaynak ayırıyoruz" diyerek
açıklamasını noktaladı.
Basına kapalı geçen toplantının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kırkpınar Final Müsabakasını izlemek için er meydanına geçecek.