'28 Şubatçılar cezaevine girsin, medya ayağı soruşturulsun'

İşte gazeteci Cem Küçük'ün kendi köşesinde yer verdiği  '28 Şubatçılar cezaevine girsin, medya ayağı soruşturulsun' başlıklı yazısı...

28 Şubat darbesinin üzerinden tam 24 sene geçti. Darbeyi yapanlar, seçilmiş meşru Refah-Yol hükûmetini deviren askerler hesap veriyorlar. 

Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen 28 Şubat davası 13 Nisan 2018’de karara bağlanmıştı. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir, Genelkurmay Harekat Başkanı Orgeneral Çetin Doğan’ın da arasında olduğu 21 sanık, müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. 

Ancak tuhaf bir kararla darbe yapan bu isimler hakkında mahkeme tutuklama çıkarmamış, ev hapsine mahkûm edilmişlerdi. Skandal bir karardı bu! Darbe yaptığı açık seçik belli insanlar içeriye alınmamış, hâlâ devletin lojmanlarında oturmaya devam ediyorlardı. Devletin arabalarına binme ve koruma dâhil her türlü ayrıcalıktan faydalanmaya devam ettiler. 

Yargıtay 16. Ceza Dairesi; Çevik Bir, Çetin Doğan, Ahmet Çörekçi, Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Çetin Saner, Erol Özkasnak, Fevzi Türkeri, Hakkı Kılınç, İdris Koralp, İlhan Kılıç, Kenan Deniz, Vural Avar ve Yıldırım Türker hakkındaki mahkûmiyet kararlarını onadı.

16. Ceza Dairesi müebbet hapse mahkûm edilen dönemin YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, YÖK üyesi Erdoğan Öznal, Deniz Kuvvetleri Komutanı Hayri Bülent Alpkaya ve Genelkurmay Adli Müşaviri Muhittin Erdal Şenel’in eylemlerinin bu suça yardım kapsamında olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin verdiği hükmü bozdu. “Darbeye iştirak” ve “gizli ittifak” ile suçlanan ve 10 yıllık asli zaman aşımı süresi nedeniyle dosyalarının düşürülmesine ve beraatına hükmedilenlerin de arasında olduğu 12 sanık hakkındaki hükmün de bozulmasına karar veren Daire, 37 sanık hakkındaki beraat kararını ise onadı...

Karar, yargılamayı yapan Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilecek. Yerel mahkeme, cezası onanan sanıklar yönünden yakalama kararı çıkaracak. Aralarında Çevik Bir ve Çetin Doğan’ın da olduğu sanıklar, haklarındaki hükmün infazı için cezaevine konulacak. 

Bu saatten sonra kimse Çevik Bir’i, Çetin Doğan’ı, Erol Özkasnak’ı vb. koruyamaz... Bu isimler darbeci ve cuntacıdır. Mahkeme ile de bu karar onaylanmıştır. Derhal bu isimler tutuklanmalı ve cezaevinde çürümeye terk edilmelidir. Milletin seçtiği iktidarı kimse deviremez. Sadece sandıkla gider. Bunun bilinmesi lazım... 

Eğer bu darbeciler içeri girmez ve korunmaya devam ederse bunu millete anlatmak zorlaşır. Darbe insanlık suçudur. Demokrasilerde iktidarlar sandıkla gelir sandıkla gider. Elindeki silah gücünü kullanıp demokrasiyi devre dışı bırakarak demokrasiye balans ayarı yaptığını sananlar hukuken en ağır bedeli ödemek zorundadırlar. 

Mahkemelerin hızlıca davranarak bu darbeci alçakları hemen tutuklayıp cezaevlerine atması elzemdir. Darbecilerin yeri, çürüyene kadar cezaevinde kalmaktır. 

İşin bir de sivil ve medya ayağı var. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi hemen harekete geçip gerekeni yapmalıdır. Yargıtay kararında, 28 Şubat’ta birtakım sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra basın-yayın kuruluşlarının, üniversitelerin, sendikaların, sermaye çevrelerinin, sivil bürokrasinin, yargı mensuplarının desteği alınarak, 28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısında alınan kararların hükûmete dayatıldığı ve nihayetinde seçilmiş bir hükûmetin işlevsiz hâle getirilerek, istifaya zorlandığı vurgulandı.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi; sivil toplum kuruluşları, medya, üniversite, sendikalar, sermeye çevreleri, diyerek adını koymuştur. Yani bu çevrelerin de darbeye iştiraki olduğu netleşmiştir. O zaman mahkemeler harekete geçip gerekeni yapmalıdır. Bu işler yarım kalmamalıdır. Sonuna kadar gidilmelidir...