Ahmet Türk: Kürtlerle, Türk Askeri Karşı Karşıya Gelebilir
DEMOKRATİK Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkanı ve Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, Suriye'de tampon bölge oluşturulması durumunda Kürtler'in, Türk askeriyle karşı karşıya gelebileceğini söyledi. Ahmet Türk, CHP Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılmasının da devlete bir mesaj niteliğinde olduğunu belirtti.
DEMOKRATİK Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkanı ve Mardin
Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, Suriye'de tampon bölge
oluşturulması durumunda Kürtler'in, Türk askeriyle karşı karşıya
gelebileceğini söyledi. Ahmet Türk, CHP Milletvekili Hüseyin
Aygün'ün kaçırılmasının da devlete bir mesaj niteliğinde olduğunu
belirtti.
Sur Belediyesi'nin iftar yemeğine Demokratik Toplum Kongresi Genel
Başkanı ve bağımsız Mardin Milletvekili Ahmet Türk, BDP Diyarbakır
Milletvekili Altan Tan, Süryani Cemaati Diyarbakır-Mardin
Metropoliti Samuel Aktaş, Ermeni, Yezidi, Süryani, Keldani, Alevi
cemaatlerinin temsilcileri ve Diyarbakır'da yaşayan cemaatlerin
liderleri katıldı. DTK Genel Başkanı ve Mardin Bağımsız
Milletvekili Ahmet Türk, Suriye'deki iç savaş başta olmak üzere bir
çok konuyu değerlendirdi. Metropolit Samuel Aktaş ile aynı masada
oturan DTK Genel Başkanı Ahmet Türk, daha sonra habercilerin
gündeme ilişkin sorularının yanıtladı.
KÜRTLERE KARDEŞLERİMİZ DİYORSUNUZ, BU NASIL KARDEŞLİK
Suriye'de yaşayan Kürtler'in Türkiye'de yaşayan Kütler'i bir
parçaları olarak gördüğünü ifade eden Türk, "Türkiye bugün
Ortadoğu'da sıra istiyorsa, Kürtleri kucaklayacak bir siyaset
gütmesi lazım. Bugün tarihi bir fırsat var. Kürtler'e hergün
'kardeşlerimiz' diyorsunuz ama Kürtler'in bir statüye kavuşmasını
istemiyorsunuz. Bu nasıl kardeşlik? Suriye'de ulusal konseyin
verdiği mesaj bu aslında. 'Bizi kucaklayın. Biz Türkiye halkıyla
daha doğru bir dayanışma içinde olmak istiyoruz' şeklinde mesajlar
oldu. Ama Türkiye maalesef Kürtler'i her zaman bir düşman ilan
etmiş. Kürtler'in bir statüye kavuşmaması için tedirginlik yaşamış
ve zaman zaman Ortadoğu'ya müdahaleler yapmış. Suriye'de Esad'a
karşı çıkışının nedeni bu. Muhalefetle Kürtler'e bir hak
verilmemesi konusunda nasıl pazarlık edilir? 'Nasıl ikna ederim?'
gibi bir anlayış içinde. Bu tamamen yanlış. Bu istikrar getirmez.
Kürtler hazırdır. Türkiye halkıyla kardeşçe ortak bir geleceği
kurmaya ve dayanışmaya hazırdır" dedi.
SURİYE'DE ZALİM KİM, MAZLUM KİM? BELLİ DEĞİL
Hiç bir ülkenin içişlerine karışılmasını istemediklerini ifade eden
Türk, şöyle konuştu: "Biz Kürtler olarak Esad'a karşıyız.
Esad'ın zulmünu çok iyi biliyoruz. Ama ABD'nin, Türkiye'nin veya
başka bir ülkenin tampon bölge oluşturmasını veya çekiç güç
oluşturarak oraya girmesini de istemeyiz. Bu istikrarı getirmez ve
tümden bozar. Biz buna karşıyız. Zulüm edenlerin karşısında mazlumu
destekleme gibi bir prensip içindeyiz. Ama Suriye'de zalim kim,
mazlum kim? belli değil. Orada bir vahşet yaşanıyor. Orada
demokrasiyi kurma, demokratik gelecek belirleme yönünde bir irade
yok. Sadece Esad'a karşı bir düşmanlık var. Oysa yarınla ilgili
hazırlıklı bir muhalefet yok. İnsanların boynuna bıçak dayanması
gibi bazı olaylar görüyoruz. Bu gerçekten mazlum bir hareketin
ortaya koyacağı tavırlar değil. Biz bu nedenle şaşkınız. Kim
mazlum, kim zalim, kimin yanında olmak lazım? Bu nedenle Kürtler'in
izleyeceği siyaset, kendilerini koruyacak birlikteliği sağlayacak
ve kendilerine karşı bir cephe oluştuğu zaman, bir saldırı olduğu
zaman, kendilerini koruyacak bir strateji izlemek
olmalıdır."
TÜRKİYE'NİN SURİYE'YE GİRMESİNİ KABUL ETMEYİZ
Olası bir tampon bölge durumunda Kürtler'in, Türk askeriyle karşı
karşıya gelmesi endişesi hatırlatılan Türk, "Zaten bunun
için çekiç güç, tampon bölgenin oluşturulmasına karşıyız. Çünkü bir
tampon bölge oluşturulduğu taktirde Kürtlerle-Türk askerinin karşı
karşıya gelme durumu söz konusu olabilir. Bunun için asla ve asla
Türkiye girmemeli. Türkiye'nin girmesini Kürtler olarak kabul
etmeyiz. Çünkü bunun faturası Kürtler'e çıkarılacak diye
düşünüyoruz. Kürtler, politize olmuş bir halk. Müdahaleye karşı
ortak bir tepki ve duyarlılık göstereceğine inanıyorum. Tamamen
kendi hak ve hukukunu korumaya yönelik bir anlayışla oradaki
Kürtler'in hareket etmesi lazım. Kendi hakukunu savunan bir anlayış
içinde olmasını istiyoruz. Zaten saldırgan bir mantığı kimden
gelirse gelsin kabul etmiyoruz" diye konuştu.
AYGÜN'ÜN KAÇIRILMASI DEVLETE MESAJDIR
CHP Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılması ile ilgili bir soruyu
Ahmet Türk, "Biz orada halkımızın özgürlük mücadelesini
veriyoruz. Bu mücadelenin bütün halkımız tarafından
değerlendirilmesi gerekiyor. Sayın milletvekilinin sanki bu
çalışmaları baskı kurarak yaptığımızı ima eden anlayışını doğru
bulmuyor ve kabul etmiyoruz. Tam tersine halkımız özgürleşsin diye
bunun mücadelesini veriyoruz. BDP'yi esas alan bu açıklamayı
talihsizlik olarak değerlendiriyorum. Ama yine arkadaşımıza geçmiş
olsun diyorum. Biz demokrasi anlayışımızla herkesin özgürce
düşüncesini ortaya koymasını istiyoruz. Bir an önce bırakılmış
olmasından dolayı sevinç duyuyoruz. Aslında devlete bir mesajdı,
şahsına karşı değildi. Her gün 'Bitirdik, erittik' dediğiniz yerde
milletvekili alınabiliyor. Bunu devlete mesaj olarak değerlendirmek
lazım" diye yanıtladı.