Hayati Yazıcı, Arınç'ın verdiği demeçleri değerlendirdi
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayatı Yazıcı, Rize'de katıldığı AK Parti iftar programı sorası Bülent Arınç'ın yabancı basın organlarına verdiği demeçleri değerlendirdi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayatı Yazıcı, Rize'de
katıldığı AK Parti iftar programı sorası Bülent Arınç'ın yabancı
basın organlarına verdiği demeçleri değerlendirdi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Rize'de katıldığı
parti iftar programı sonrası basın mensuplarının sorularını
yanıtladı. Yazıcı, Bülent Arınç'ın yabancı bir basın organına
verdiği demeçte AK Parti'nin Recep Tayyip Erdoğan'ın partisi olduğu
yönündeki açıklamalarının kendisine hazırlatılması üzerine,
açıklamalarından dolayı Arınç'ı yadırgadığını belirterek,
"Sayın Arınç, partinin başından bu yana parti içerisinde
çeşitli kademelerde görev almış bir arkadaşımızın parti ile ilgili
söylediklerinin partiye bir kazanım sağlaması gerekir. Ben okudum,
hem parti hem de liderimiz ile alakalı söylediği sözlerin hiç
kimseye bir katkısı ve kazanımı yok. İçeriği itibariyle de doğru
değil. O halde doğru olmayan şeyleri söylemenin de bir anlamı yok.
‘parti Tayyip Erdoğan partisidir. Tayyibin partisidir' söyleminden
hareketle ‘hayır öyle değildir' demenin de bir anlamı yok. Kamuoyu
bunu nasıl algılıyor, fiiliyatta nasıldır. Aslolan budur. Bunu
çevirmenin bir anlamı yok. Onun partisidir demek, onun şirketidir,
isteyene iş verir istediğini çıkartır demek değildir. Ama AK Parti
Recep Tayyip Erdoğan'ın yürüyüşünde, güzergahında, onun duruşu ile
şekillenmiş bir partidir. Orada kümelendi. Katkımız yok mu. Elbette
hepimizin katkısı var. Katkı veriyoruz. Ama kümelenme orada.
Canlıları ayakta tutan omurgadır. Tayyip Erdoğan partinin
direğidir, omurgasıdır. Onun omurgasıdır dememiz diğerlerinin
hiçbir işlevi olmadığı anlamanı da gelmez. Omurga ile diğerleri bir
bütünü bir canlılığı ortaya koyar. Dolayısı ile ben bu açıklamalar
doğru olmamanın ötesinde, hiçbir katkı sağlamayacak bu söylemlerin
siyasi tecrübesi olan bir arkadaşımız tarafından söylenmesini
yadırgadığımı ifade etmek istiyorum" dedi.
"TÜRKİYE'NİN HÜKÜMET MODELİ SORUNU VAR"
Yazıcı, Türkiye'de bir hükümet modeli sorunu olduğunu belirterek,
başkanlık tartışmalarının başkanlık ve yarı başkanlık çerçevesine
getirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Yazıcı, "Türkiye'nin
bir hükümet modeli sorunu olduğu açık. Bir hükümet modeli sorunu
var. Dünyada yönetimler üçe ayrılır. Diktatörlükler, monarşiler ve
demokrasiler. Demokrasilerde hükümet modelleri de üç tanedir.
Parlamenter yönetim, başkanlık yönetimi ve yarı başkanlık yönetimi.
Bunlar demokratik yönetimlerin hükümet modelleridir. Bizim
Anayasamıza baktığımızda hükümet modelimizi, demokratik parlamenter
yönetim olarak tanımlar. Bunun kuramı bellidir, pratiği bellidir,
teorisi bellidir. Bizim Anayasamıza baktığımızda bizim için bu
tamını yapmanın yanında, Cumhurbaşkanı yetkilendirmesi, doğrudan
doğruya halk tarafından seçilmesi gibi hususları dikkate
aldığımızda parlamenter demokratik hükümet modeli ne teorisine nede
pratiğine uyuyor. Anayasada bir taraftan Cumhurbaşkanı sorumsuzdur,
bir taraftan da olabildiğinde yetkiler verilmiştir. O nedenle
modelimizi başkanlık veya yarı başkanlık çerçevesine getirmemiz
gerekiyor. Bu alana ilişkin çalışmalar başlamış ve belli bir
aşamaya getirilmiştir" dedi.
"BİRÇOK MODELDEN ESİNLENEBİLİR"
Yazıcı, dünyada uygulanan bir çok başkanlık modelinden esinlenerek
yeni bir başkanlık modeli geliştirilebileceğini ifade ederek,
"Türkiye'de siyasi sorunlardan bir tanesi de konuşamamadır.
Tartışamamak çok temel bir sorundur. Bu araba ya dizel olacak ya
benzinli olacak. Ya Amerikan modeli olacak yada Fransız modeli
olacak. Biz oralardan da esinleniriz. Bizim çok tarihi bir
geçmişimiz ve zenginliklerimiz var. Bu uygulamalardan da bazı
katmanlar sağlamak sureti ile ortaya başkanlık ve yarı başkanlık
gibi bir modeli getirebiliriz. Bu hükümet modelleri prototip
değildir. Motomat bir yerde tasarlanmış, üretilmiş ya onu alırsın
ya bunu alırsın. Böyle bir şey yok. Bunlar tecrübe ve
birikimlerdir. Bunlardan esinlenerek almamız gerekenler alınır.
Ortaya hep birlikte tartışıp sonuçta bu uygundur diyebileceğimiz
bir modeli ortaya koyalım. Biz bunu birlikte yapalım diyoruz. Ama
olmuyorsa da biz önerimizi meclise yada milletin huzuruna getirip
kamuoyu ile paylaşacağız" diye konuştu.