"Kılıçdaroğlu CHP’nin mi HDP’nin mi lideridir?"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, "Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu, CHP'nin lideri midir, HDP'nin lideri midir? Kılıçdaroğlu bugün HDP'nin genel başkanı gibi konuşmaktadır" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, "Şu anda
Sayın Kılıçdaroğlu, CHP'nin lideri midir, HDP'nin lideri midir?
Kılıçdaroğlu bugün HDP'nin genel başkanı gibi
konuşmaktadır" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ataş, AK Parti Teşkilat Başkanlığı
İl Teşkilat Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'yi
15 Temmuz darbe girişimiyle yıkamayanların yine eski yöntemlere
başvurduğuna dikkat çekerek, "Sistematik ve yoğun olarak
ekonomik, diplomatik, sosyal ve siyasi saldırılar ile ülkemizi ve
milletimizi sarsmaya çalışmaktadırlar. Buradan haykırıyoruz bunu da
başaramayacaksınız. Şimdiye kadar yaptıklarınıza müsaade etmeyen
milletimiz bugünden sonra da yapacaklarınıza asla müsaade
etmeyecektir. Kararlıyız, FETÖ'yü bitireceğiz. PKK'yı, PYD'yi,
DEAŞ'ı ve bunun gibi terör örgütlerini kararlı duruşumuzla, millet
olarak hepsini bitirmenin gayreti içinde olacağız ve bitireceğiz.
Bunların hepsi ayrı gibi görünse de, hepsi aynı amaca hizmet eden
yapılar olduğunu bir kez daha hep birlikte izliyoruz ve görüyoruz.
15 Temmuz darbe girişimi süreci ve demokrasi nöbetleri süresi
içerisinde PKK'nın bir tek saldırısı olmamıştır. Ne zaman ki
demokrasi nöbetleri bittiğinde yeniden PKK ve DAEŞ terör örgütünün
mensupları yeniden saldırılarına başlamıştır. Buradan da anlıyoruz
ki PKK'nın da, DAEŞ'in de, FETÖ terör örgütünün de birbirinden
farkı yoktur ve hepsi aynı merkezden yönetilmektedir" diye
konuştu.
HDP VEKİLLERİNE YÖNELİK TUTUKLANMALAR
Bazı kesimlerin HDP'li milletvekillerinin tutuklanmasıyla alakalı
olarak kafaları karıştırmak istediklerine vurgu yapan Ataş,
"Türkiye bir hukuk devletidir, hukukun önünde hiç kimsenin
birbirinden üstünlüğü yoktur. Bütün vatandaşlarımız hukukun önünde
eşittir. Yapılan işlem hukuk içerisinde bir işlemdir. Mahkemelerin
yaptığı çağrıyı yerine getirmemesi üzerine gerçekleşen bir
işlemdir. Hakkında fezleke bulunan ve bütün siyasi partilere mensup
milletvekilleriyle ilgili TBMM'de bir anayasa değişikliği yapıldı.
Bu süreç içerisinde parti genel başkanlarının bile savcılıkların
davetlerine uyup ifade vermelerine rağmen, PKK terör örgütünün
Meclis'teki temsilcilerinin 7 Haziran seçimleri öncesi barış ve
demokrasiyi dillerinden düşürmeyip 7 Haziran'dan sonra özellikle 1
Kasım seçimlerinden sonra tavır değiştirmelerini milletimiz ve
bütün dünya izliyor. Meydan okurcasına 7 Haziran seçimi öncesi
dokunulmazlıkların kaldırılmasını bizzat kendilerinin de destek
vereceğini söylemelerine rağmen ne oldu ki 1 Kasım seçimlerinden
sonra bu millete ve hukuka meydan okurcasına 'tıpış tıpış da
mahkemelere gidecek değiliz' deyip kendi taraftarlarını tahrik edip
sokağa davet edenlere herhalde hukuk cevabını verecektir"
ifadelerini kullandı.
"KILIÇDAROĞLU TERÖRLE SİYASETİ BİRBİRİNE
KARIŞTIRIYOR"
Seçimle gelip terörle iç içe girenlerin bunun hesabını vermesi
gerektiğini savunan Ataş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Kılıçdaroğlu terörle siyaseti birbirine
karıştırıyor. Terörle siyaseti, terörle milli iradeyi birbirine
karıştırmamak gerekir. CHP'nin Parti Meclisi'nin toplanması sonucu
yayımlamış olduğu bildiriye bakarsanız, onların da kafalarının
karışık olduğunu görürsünüz. Kılıçdaroğlu, bir yandan AK Parti'nin
TBMM'yi hiçe sayarak doğrudan PKK ile pazarlığa girdiğini savunmuş
bir yandan da aynı cümle içerisinde Meclis'teki milletvekillerini
tutuklayarak teröre hizmet ettiğini söyleyebilmiştir. AK Parti
teröre hizmet etmez, terörle mücadele eder. Teröre hizmet etmek;
onların bıraktığı yerden bayrağı devralmak, onların sözcülüğünü
yapmaktır. Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu, CHP'nin lideri midir,
HDP'nin lideri midir? Kılıçdaroğlu bugün HDP'nin Genel Başkanı gibi
konuşmaktadır. Adnan Menderes seçimle gelmişti seçimle mi gitti?
Bunu Kılıçdaroğlu'nun da net bir şekilde kamuoyuna açıklaması
gerekir. Türkiye bunları unutmadı, unutmayacaktır. Yeni anayasa ise
yeni anayasa, başkanlık sistemi ise başkanlık sistemi, biz
başkanlık sistemini sadece AK Parti için değil, bugün Türkiye'nin
içinde bulunduğu durum için gerekli olduğuna inanıyoruz. Başkanlık
sistemini millete götürelim istiyoruz."
AK PARTİ MİLLETVEKİLLERİNİN 'BYLOCK' KULLANDIĞI İDDİASI
Başkanlık sistemiyle ilgili çağrıda bulunan Ataş, "Gelin
siz de milletin iradesine saygı gösterin, çünkü millete rağmen
hiçbir şey olmaz, milletin gücünün üzerinde de hiçbir güç duramaz.
Teşkilatlarımız içerisine nifak sokmak isteyenler bilsin ki, bu
ocaktan hiçbir fitneci güruha ekmek çıkmaz. AK Parti üzerinde bir
takım fitne hareketleriyle 'milletvekilleri içinde, bakanların
içinde Bylock'cular var' demek suretiyle AK Parti'nin önünü kesmeye
çalışanlar dönüp kendi milletvekillerinin FETÖ terör örgütüyle
nasıl işbirliği yaptıklarına, kendi eski milletvekillerinin
televizyondaki açıklamalarına baksınlar. Yine ana muhalefet partisi
mensubu bir milletvekilinin birkaç gün önce bir televizyon
kanalında 'Eğer Recep Tayyip Erdoğan olmasaydı Türkiye'nin başında
bu darbe girişimi başarılı olurdu' diye ifadesine baksınlar.
Sağduyulu düşünenler bunun hakkını teslim ederken maalesef
kafalarını kuma gömenler bu gerçeği görmekten acizler"
şeklinde konuştu.
Yakında kongre süreçlerinin başlayacağını hatırlatan Ataş,
"Bazı il, ilçe ve beldelerimizde bir takım değişimler
yaşanacak. Bu değişimlerin herhangi bir kırılmaya, küsmeye
dönüşmesine asla müsaade etmeyeceğimizin bilinmesini istiyorum.
Bizler inandığımız değerler, kalkınma ve adalet duygusundan ödün
vermeden Türkiye'yi hakettiği seviyelere ulaştırmak için çalışmaya
devam edecek, Eski Türkiye'yi canlandırmayı amaçlayan odaklara asla
müsaade etmeyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.