Salim Güran’ın avukatından çarpıcı açıklama! "Nevzat tarafından yapıldığına yüzde 100 eminiz"
Diyarbakır'da Narin Güran cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması, 3'üncü gününde de devam ediyor. Amca Salim Güran'ın avukatları savunma yaptı. Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ, "Biz bu caniliğin Nevzat tarafından yapıldığından yüzde 100 eminiz. Nevzat’ın yapısı ve konumu her attığı adım yalan bir adamdır. Kuzu postuna bürünmüş bir kurt, bir katildir." ifadelerini kullandı.
Diyarbakır'da Narin Güran (8) cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması, 3'üncü gününde de sürüyor. Mahkeme Başkanı, avukatların savunmaların ardından Salim Güran’a söz vererek, bir diyeceği olup olmadığını sordu. Bunun üzerine Salim Güran, "Çoğu senaryo, böyle bir şey yok. Herkes bir şey konuşuyor. Bu çocuğu evde 4 kişi öldürmüş diyorlar. Çocuğumuzu niye öldürelim? Suçsuzuz, beraatımızı istiyoruz" dedi.
"KİMİN NİYE ÖLDÜRDÜĞÜ BELLİ DEĞİL"
Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ, "Bu kadar kapsamlı bir dosyaya
bu iddianame yakışmamıştır. Acele işe şeytan karışır derler. Bu
acelecilik yanlışa götürür. Dosyada derin bir devlet aklı mevcut.
Soruşturma, en başından beri gerek kasıtlı, gerek ihmali bir
şekilde Güran ailesi üzerine kurgulanmıştır. Televizyon
ekranlarında sabah- akşam uydurulan her türlü senaryo, dedikodu ve
iftira ile aile topyekun şeytanlaştırılmış, kriminalize edilmiş, bu
safsatalar da ciddi bulunarak savcılık makamınca konu olmuş, asıl
maddi delillerle ilgilenilmemiştir. İddia makamı hangi senaryoya
inanıyor? HTS kayıtlarına baktığımızda müvekkilimin ailenin diğer
üyeleriyle irtibatını göremezsiniz. Kim kimle ortak hareket etmiş,
belli değil. Olayın aslı faili kimdir? İştirak edeni, yardım edeni
kimdir? Bunların hiçbirine iddianamede yer verilmemiştir.
İddianamede kimin, niye öldürdüğü belli değil. Nerede öldürdüğü
zaten belli değil. Salim Güran, çocuğu ahırda mı, evde mi öldürmüş?
Nevzat’ı tepeden mi çağırmış? Nevzat çocuğu evden mi almış, çocuğu
Enes mi öldürmüş? Ya da kimsenin aklına getirmediği, o çocuğun o
tepeye çıkmamış olduğu ve Nevzat tarafından öldürüldüğü mü?
Sebepsiz yere öldürme diye bir kavram da vardır. 4 farklı insanın
hemfikir olup sebepsiz yere öldürdüğünü söylemek saçmalıktır. Hem
hemfikir olacaksın hem de sebepsiz yere öldüreceksin. Bu
37’nci maddeyle örtüşmez" dedi.
"BİZ BU CANİLİĞİN NEVZAT TARAFINDAN YAPILDIĞINDAN YÜZDE
100 EMİNİZ"
Akdağ, savunmasında Nevzat Bahtiyar’ın cinayeti işlediğinden emin
olduklarını belirterek, "Anne, kardeş ve amca ile Nevzat’ı, aynı
çuvala koymak vicdanen makul bir durum değildir. Mahalle çevresinde
birçok kameranın varlığını tespit ettik. Tüm bu kamera kayıtlarına
jandarma el koymuştur. En önemlisi, üs bölgesinin Şahin Göz
kamerasıdır. Nevzat Bahtiyar, aile üyelerinin düğün davetiyesi
dağıtmak için köyden ayrılacağını annesinden öğreniyor. Nevzat’ın
köyde olmaması gereken kardeşi Askeri Bahtiyar'ın Narin’in evinin
orada keşif yaptığı köylüler tarafından belirlenmiştir. Biz bu
caniliğin Nevzat tarafından yapıldığından yüzde 100 eminiz.
Nevzat’ın yapısı ve konumu her attığı adım yalan bir adamdır. Kuzu
postuna bürünmüş bir kurt, bir katildir. Mantık yürütmek yasak,
itiraz etmek suç olmuş. Nevzat Bahtiyar bir hafta boyunca
televizyondan dersini almıştır. Yakalanınca Salim’in ismini sinsice
fısıldamıştır. İlk ifadesin Yüksel yokken, televizyon programında
Yüksel’i duyunca, ikinci ifadede Yüksel’i de hedefine koymuştur.
Çocuğun battaniyeye sarılmış olduğu bir düzmecedir. Battaniye asla
olmadı. ‘Korktuğum için taşıdım’ diyor. O zaman neden sürekli ifade
değiştiriyor? Nevzat asla Salim’den korkmadı. Küçücük bir beden,
sözde görmemesi gereken bir şeyi gördüğü için öldürdü, öyle mi? O
zaman neden aile dışından birini kendine şahit yarattı? Nevzat
Bahtiyar, kızı eski muhtarın torunu tarafından kaçırılınca,
muhtarın evini basan vahşi biridir. Elleriyle onu boğmaya
çalışmıştır. Salim tarafından kurtarılmıştır. Kurtarılmasa, Narin
gibi can verecekti. Nevzat ile Arif arasındaki para meselesinin
tazeliğini koruduğu bellidir. Daraltılmış baz istasyonu bir
fanteziden ibarettir. İş bu raporu sunan kişilerin bize tam olarak
izah ettirilmesi ve duruşmada hazır olmasını talep ediyoruz. İcabı
halinde yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz" diye
konuştu.
"DNA KALINTILARI NEDEN ORTAYA ÇIKMAMIŞTIR"
Akdağ, savunmasının devamında şöyle konuştu:
"Salim Güran, Narin kaybolduktan sonra aracını bir daha hareket ettirmemiştir. Narin’in DNA’sına ait rapor; Van kriminalden alınan raporda, sürüntünün kusmuk mu, idrar mı, ne olduğunu mahkemeden talep ediyoruz. Bu sürüntünün canlıyken mi, ölüyken mi olduğunu talep ediyoruz. Kendi çocuklarının DNA kalıntıları neden ortaya çıkmamıştır. İki elektrikçi, Salim'in kendilerini karşıladığını beyan etmiştir. 21 Ağustos’tan bu yana kolluk görevlileri, JASAT görevlileri, akıl ve insanlık dışı uygulamalarla, akıl almaz baskı, işkencelere kısaca değinmek gerekir. Cinayeti işlemiş olsun olmasın diğer aile bireylerine üst düzey bir komutan tarafından, ‘Seni Irak’a götürürüz, yüzünü değiştiririz’ vaatlerinde bulunulmuştur. Müvekkilimin oğlu olan Devran Güran falakaya yatırılmıştır. Annesinin yanında Devran’ı dövmeye devam etmişler. Devran’ın annesinin gözü önünde ağzına kerpeten sokmuşlar, ‘Madem bu kadar şeye rağmen itiraf etmedin, o zaman kızının leşini önüne atarız o zaman itiraf edersin’ deme zalimliğini göstermişler. Barış, Uğurcan ve diğerlerine yapılanları anlatırsak tadımız kaçar."
Savunmaların ardından huzura alınan Nevzat Bahtiyar’a Mahkeme
Başkanı, iddialar hakkında ne diyeceğini sordu. Bahtiyar, "Ben de
suçluyum, itiraz etmiyorum ama bu iddiaları kabul etmiyorum. Benim
üzerime atılan şeyler iftiradır. Dosyaya eklenmesini talep
ediyorum" dedi.
"KATİLİN NEVZAT OLDUĞU YÖNÜNDE ALGI OLUŞTURULMAYA
ÇALIŞILDI"
Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Elif Karakoyun ise "Dosya
sürencemede kalmasın diye kabul ettim. Özellikle bir kadın olarak,
katilinin bulunması yönündedir tüm çabamız. Hepimizin amacı hangi
tarafta olursak olalım, maddi gerçeğin açığa çıkması olmalıdır.
Zorunlu müdafiliğini üstlendiğim Nevzat Bahtiyar da dosya
kapsamında itirafta bulunarak olayı tüm çıplaklığıyla anlatmıştır.
İfadelerine diyeceğimiz yoktur. Nevzat kızımızı öldürmediğini,
öldürüldükten sonra evden alıp dereye götürdüğünü beyan etmiştir.
Burada kendisine defalarca kez hakaretler edilmiş, üstüne gidilmiş,
manipüle edilmiş, aynı zamanda da medyada algı oluşturulmaya
çalışılmıştır. Katili biliyorsak zaten burada olmamızın bir amacı
yoktur. Amacımız gerçek katili ortaya çıkarmak. Her ne kadar Nevzat
Bahtiyar öldüren kişi olarak algı yapılsa da, bunun sebebi
soğukkanlılığa bağlansa da, ‘Her şey ortada zaten’ denilse de, ben
bu algının, söylemlerin yanlış veya maddi gerçeği tüm çıplaklığıyla
ortaya çıkarmayan kararlara yol açmasını açıkçası istemiyorum.
Eminim ki 85 milyon insan da gerçek failin, faillerinin bulunmasını
istiyor" diye konuştu.
"BENİM NAMUSUMLA OYNAMAYIN"
Daha sonra, Narin Güran’ın annesi Yüksel Güran huzura alındı.
Mahkeme Başkanı’nın ‘İddialara karşı ne diyorsun’ sorusu üzerine
Yüksel Güran, "Ben acılıyım. Dünyada en acılı anne benim. Kızımı
öldürdüler, mezarına gidemedim. Namusuma söz getirdiler. Katil
olsaydım, balkondaki şalı söylemezdim. Jandarma kadın geldi.
‘Ankara’da mafya oğlunu öldürecek’ dediler. Ben o yüzden ‘Oğlum
için ne yapabilirim’ dedim. ‘Kızım gitti, oğlum için ne
yapabilirim’ dedim.' (Yumruğunu masaya vurarak) Kızımı öldürmedim.
Beni asın, öldürün ama biz bunu hak etmedik. Eğer katil Nevzat
değilse, beni asın. Narin nereden gitmiş, çıkartın. Karakolda bizi
dövüyorlardı. Çıkartın, bu cinayet nerede olmuş? Elinizi
vicdanınıza koyun. Narin eve gelmemiş. Ben Narin’in annesiyim,
annesiyim. Ben şu anda artık kızımı unutmuşum, namusun derdindeyim.
Benim namusumla oynamayın. Jandarma elbisesi görüyorum, elim ayağım
titriyor. Ben anneyim. Yeter, bize niye böyle yapıyorsunuz? Enes o
gün deli oldu deli. Kendimizi kaybetmişiz" dedi.
TAHLİYESİNİ TALEP ETTİ
Yüksel Güran’ın avukatı Yılmaz Demiroğlu ise "Yüksel Hanım, sizinle
defalarca görüşmüş biri olarak masumiyetinize inanıyorum. Somut
vakalara ve delillere göre karar verileceğinden şüphemiz yoktur.
İnsanlık dışı muamelelere, kızımızın katillerinin bulunması için
şikayetçi olmadık. Bu yargılama sonunda masum olan anneye
yapılanlar, kendini ifade edemediği için tepkilerini bilemeyen
toplum, aynı jest ve mimikleri şeytanlaştırma yoluna gitti. Bir
anne olarak kızının mezarını görmemiş. İddianamenin ana omurgasını,
dar alan baz çalışması oluşturuyor. Burada hazırlanan raporda
yuvarlama cümlelere kullanılmış. ‘Değerlendirilmektedir’ cümlesi
hata payını gösteriyor. Bilirkişi rapor hazırladığı zaman der ki,
‘Şu cihazları kullandım.’ Ancak ‘Kişi falan odada, falan odada’
denilmiştir. Aynı rapor üzerinden Nevzat Bahtiyar’ın evi, Arif
Güran’ın evine yakın gösteriyor. Bu raporda bazı hususlar var.
Kişilerin zaman bazında sinyal aldığı hususu işleniyor. Eğer bu
rapor doğru olsaydı, Nevzat Bahtiyar’ın sinyali, 15.10 civarında
orada olduğu gözüküyor. Aynı raporda 15.08’de görüşmüşler. Su
meselesi. DİSKİ’den arıza olmadığı yönünde bir kayıt var. 15.10’da
Narin henüz patika yola girmeden, Nevzat’ın hareketlendiği belli.
Daha girmeden sözde oraya varmış. Nevzat Bahtiyar, ‘Bahçedeki
ağaçları suluyordum’ dedi. Sonra ‘Patlıcan közlüyordum’ dedi.
Fotoğraflarda hemen ahırın yanında patlıcan varmış. Hemen ahırın
arkasında briketle örülmüş alan var. Narin’in son görüldüğü yer,
bizim tezimize göre Nevzat Bahtiyar kızı aldı. Boğdu, ya da tepeden
aşağı attı. Ya da ahırın camından atarak sakladı. Daha sonra eşinin
belirttiği üzere evden ayrılırken yalnız ayrıldığı, yani ikinci bir
araç yok, yani ikinci bir araç da yok. Yüksel Güran’ın ve Enes
Güran’ın telefon mesajlarını silme durumu yok. Siz de
görmüşsünüzdür. Bu bilgi tamamen yalandır. İddianamede, ‘Yüksel
Güran’ın kızının öldüğünden emin olmakla birlikte’ ifadesi ile
ilgili Yüksel Güran ile jandarma arasındaki Kürtçe diyalogda,
Yüksel Güran’ın ‘Yaşanan olayla ilgili bilgim bulunmamaktadır.
Olursa sizlerle paylaşacağımdan emin olabilirsiniz’ ifadesi var.
Yüksel Güran’ın kuvvetli suç şüphesini gösteren bir delil yoktur.
Bu nedenle henüz kızının mezarını görmemiş Yüksel Güran’ın
tahliyesini talep