Seyit Rıza Asıldığı Meydanda Anıldı
DERSİM isyanınını liderlerinden Seyit Rıza, idam edildiği Elazığ Bağday Meydanı'na anıldı. Anmaya katılan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, "Görüldüğü üzere aradan 75 yıl geçse de idamların toplumsal meseleleri çözen bir araç olmadığı bugün burada toplanmamızdan bir kez daha ortaya çıkıyor. Başbakan durmandan idamdan söz ediyor. Biz bugün 75 yıl evvel idam edilen 7 kişinin...
DERSİM isyanınını liderlerinden Seyit Rıza, idam edildiği Elazığ
Bağday Meydanı'na anıldı. Anmaya katılan CHP Tunceli Milletvekili
Hüseyin Aygün, "Görüldüğü üzere aradan 75 yıl geçse de
idamların toplumsal meseleleri çözen bir araç olmadığı bugün burada
toplanmamızdan bir kez daha ortaya çıkıyor. Başbakan durmandan
idamdan söz ediyor. Biz bugün 75 yıl evvel idam edilen 7 kişinin
masumiyetini dile getiriyoruz. İdam hiç kuşkusuz Kürt sorununun
çözümü değil, Seyit Rıza'ların asılması da Dersim trajedisini asla
çözmedi" dedi.
Dersim isyanı liderlerinden Seyit Rıza, 75 yıl önce asıldığı Elazığ
Buğday Meydanı'na düzenlenen törenle anıldı. Anmaya CHP Tunceli
Milletvekili Hüseyin Aygün, Seyit Rıza'nın torunu Rüstem Polat,
Avrupa Dersim Federasyonu, Dersim Mağdurları Platformu, yazar Sema
Kaygusuz, CHP Elazığ İl Başkanı Ünsal Karatepe yaklaşık ve 100 kişi
katıldı. Anma alanına Türkçe ve Kürtçe 'Kerbela evladıyız, hatasız,
günahsızız. Türk devletinin yaptığı ayıptır, günahtır, zulümdür.
Dersim soykırımın üzerinden 75 yıl geçti. Yaramız hala kanıyor.
Devlet ne zaman çağdaş sorumlulukla bu sorunu ele alacaktır?'
yazılı pankart asıldı.
Avrupa Dersim Federasyonu adına konuşan Mehmet Gülmez, ilk defa
meydana 2009 yılında geldiklerini belirterek, "Devletin
idam ettiği büyüklerimizin mezarlarını sorduk. Arayın bulun verin
dedik. Sayın Başbakan 2009 yılından sonra defalarca kendisi Sayın
Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül ve sayın bakanlar defalarca Dersim
mazlumlarının sözleriyle hitap ederek bu acıyı dile getirdiler. Biz
istedik ki bu acıyı dile getirenler gerçekten insani vicdanla
Dersim sorununu ele alsınlar ama görüldü ki 3 yılık süreç
içerisinde insani vicdanla Dersim sorununa bir eğilme yok sadece
politik malzeme olarak kullanılıyor" dedi.
Yazar Sema Kaygusuz, Seyit Rıza'nın yaşı küçültülerek idam
edildiğini iddia ederek, "Oğlu da yaşı büyültülerek idam
edildi. O dönem Türkiye bir cumhuriyet iddiasındaydı, bir hukuk
devleti iddiasındaydı ama büyük bir hukuksuzlukla çok acı olaylar
yaşandı, burada ve o insanların hala mezar yerleri belli
değil" dedi.
MEZARINI İSTİYORUM
İdam edilen Seyit Rıza'nın torunu Rüstem Polat, dedesinin idam
edilmesini anlattı. Polat, "Bizlerin art niyeti yok.
Kimseye kinimiz yok. Biz ülkemizde barış istiyoruz. Akan kanlar
durulsun. Dersim'de yapılan barajların durdurulmasını istiyoruz.
Kayıp kızlarımızı istiyoruz. Elimde görüyorsunuz çiçekler var.
İnsanlık vicdanına sesleniyorum. Bu çiçekleri nereye bırakacağım?
Bana bir yer gösterin. Herkesin bir mezar yeri var, kabristanı var.
Ben de bu çiçekleri bırakmak için bir mezar yeri istiyorum.
Yetkililerden arzum isteğim bu" dedi.
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, 75 yıl önce meydanda Seyit
Rıza idam edildiğinde hukuk çiğnendiğini, meydanın traktör farıyla
aydınlatıldığını söyledi. Aygün, şöyle dedi:
"İki ayı bulan yargılama sonucunda 7 kişiye idam cezası
verildi. 60'ın üzerinde insan 30 yıl gibi ağır cezalarla ve artı
sürgünle cezalandırıldılar. Görüldüğü üzere aradan 75 yıl geçse de
idamların toplumsal meseleleri çözen bir araç olmadığı bugün burada
toplanmamızdan bir kez daha ortaya çıkıyor. Başbakan durmandan
idamdan söz ediyor. Biz bugün 75 yıl evvel idam edilen 7 kişinin
masumiyetini dile getiriyoruz. İdam hiç kuşkusuz Kürt sorununun
çözümü değil, Seyit Rıza'ların asılması da Dersim trajedisini asla
çözmedi. Tarih haline getirmedi. Bugün Seyit Rıza'ların torunları
olarak buradayız ve bu acıyı üç çeyrek yüzyıl sonra da olsa bütün
dünyaya ilan ediyoruz. Dolayısıyla ne Kürt sorununun çözümü için
idama ihtiyaç var ne de şiddet dalgasının şiddet sarmalının
sürmesini istiyoruz. Bütün meselelerin barış içerisinde kardeşlikle
konuşularak çözülmesinden yanayız. Eğer hükümet ve siyasiler Dersim
meselesinde havanda su dövmek istemiyorlarsa en asgari olarak şu
kentte bir gece yarısı asılan 7 kişinin mezar yerlerini Türkiye
halkına duyurabilirler. Böylece başta Rüstem Polat olmak üzere
herkes bir parça rahat nefes alır ve Dersim halkıyla devlet
arasında zedelenen vatandaşlık bağı tamir olma yoluna girer.
Buradan çok büyük laflat etmeden özellikle Başbakan'a Seyit
Rıza'ların mezar yerlerinin açıklanması için harekete geçme çağrısı
yapıyoruz."
Daha sonra Seyit Rıza'nın asıldığı Buğday Meydanı kapısına güller
bırakılıp, Kürtçe şiirler okundu.
BDP'LİLERDEN ANMASINDA GERGİNLİK
BDP'lilerde Seyit Rıza'yı anmak için Hozat Garajı'ndan meydana
yürüdü. Polisin sıkı güvenlik önlemleri alırken, kalabalıktan biri
'Katiller' diye bağırması üzerine meydanda kısa süre gerginlik
yaşandı. Polis bağıran kişiyi uzaklaştırdıktan sonra BDP Muş
Milletvekili Demir Çelik, gruba seslenerek sakinleştirdi. Çelik,
"Biz Kürtlüğümüzü dile getiriyoruz diye, biz Aleviliğimizi
dile getiriyoruz diye, biz farklı kimliklerimizi dile getiriyoruz
diye Türk kardeşlerimizin zoruna gitmesin. Onlar nasıl ki
kimlikleriyle dilleriyle övünüyorlarsa yüce yaratanın yarattığı
Kürt'ün de onlar kadar övünmeye, onların dilleri kadar kendi
dillerini kullanmaya hakları vardır. Bunu inkar etmek haşa Allah'ı
inkar etmektir. Kur'an da buna işaret eder" dedi.
Açıklamanın ardından Seyit Rıza anısına panel düzenlenecek olan
Atapark'a doğru yürümeye başladı. Yürüyüş esnasında herhangi bir
gerginlik yaşanmaması için tek bir kaldırımdan yürümesine izin
verilen BDP'li gruba çevik kuvvet ve panzerler eşlik etti.
GY(GG/AAA) (FOTOĞRAFLI)