Türkiye'de virüsten can kaybı bin kişiyi aştı
Sağlık Bakanı Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, "Son 24 saatte vaka sayısı 4 bin 747, vefat sayısı 98 oldu, toplam vefat sayısı Bin 6'ya ulaştı." dedi.
Bilim Kurulu toplantısı sonrası kameraların karşısına geçen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca açıklama yaptı. Bakan Koca yaptığı "Son 24 saatte vaka sayısı 4 bin 747, vefat sayısı 98 oldu, toplam vefat sayısı 1006'e ulaştı. Bugüne dek 2 bin 423 hastamız iyileşip taburcu edildi." diye konuştu.
Koca konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Türkiye olarak, erkenden kullanmaya başladığımız ilaçların faydasından her geçen gün daha fazla emin olduğumuzu söyleyebilirim." ifadelerini kullandı. Koca, "Hastaneye, yoğun bakıma yatış ve entübe edilen hasta sayısının stabil döneme girdiğini, artış hızının azaldığını söyleyebiliriz."
Hastane doluluk oranlarıyla ilgili bilgileri paylaşan Bakan Koca, "Yoğun bakım sürecimiz, diğer ülkelere göre özellikle son haftalarda giderek düşmeye başladı." şeklinde konuştu.
Koca İstanbul'da yoğun bakım ve yatak doluluğu hakkında bilgileri aktardı:
"İstanbul'da şu anda yoğun bakım yatak doluluk oranı yüzde 59,5. Normal yatak doluluk oranı da yüzde 50,2. Şu an bir sorun yok."
Bakan Koca Türkiye genelindeki tabloyu şöyle yansıttı: Türkiye'de hastanelerde yatak doluluk oranı yüzde 36,3" Sağlık Bakanı Koca, Türkiye genelindeki hastanelerde yatak doluluk oranının yüzde 36,3 olduğunu ifade etti.
Koca, "İstanbul gibi bir yerde haftalık zaman diliminde, 2-3 kat artışlar beklersiniz. Bu artışları görmemiş olmamız, son derece önemli" ifadelerini kullandı.
Konuşmasının bitiminde gazetecilerin sorularına yanıt veren Koca'nın açıklamalarından satır başları şöyle:
"YOĞUN BAKIM KAPASİTESİNDE AVRUPA'NIN EN AVANTAJLI ÜLKESİYİZ"
Aziz milletim, bizi televizyondan izleyen kıymektli büyüklerimiz, hanımefendiler, beyefendiler, genç arkadaşlarım, saygıdeğer medya mensupları. Sizden öncelikle şunu istirham ediyorum. Sözlerimi özellikle şahsınız için söylediklerimi kabul edin
Mukaddes Hanım teyze beni lütfen karşılıklı konuşuyormuş gibi dinleyin, genç arkadaşım Can, Ali Bey bir aile büyüğü olarak sözlerimi iyi takip edin.
"SAĞLIK ORDUMUZ SİZLER İÇİN GECELİ GÜNDÜZLÜ GÖREVİNİN BAŞINDA"
Bütün ülkemin dikkati şahıs şahıs bu sözler de olsun istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti devletinin şu an itibarıyla 1 milyon 61 bin 635'dir. Bunun 165 bin 363'ü doktor, 204 bin 969'u hemşiredir. Bu sizler için gece gündüz görev başında olan sağlık ordusudur. Bu orduya güvenin. Türkiye Cumhuriyeti devleti uzun yıllardır sağlığı öncelikli hizmet alanı olarak görmüştür. Yoğun bakım kapasitesinde Avrupa'nın en avantajlı ülkesiyiz. Ülkemizin sağlık altyapısına güvenin.
"ONLARIN CESARET DOLU ÇABALARIYLA 2 BİN 423 HASTAMIZ İYİLEŞMİŞTİR"
Türkiye salgınla mücadelede en baştan beri hiçbir kafa karışıklığı yaşamamıştır. 31 Aralık 2019'dan itibaren bu tehdidi sözün bilime ve bilim insanlarına bırakılacağı sağlık sorunu olarak ele almıştır. Hekimlerimiz, hemşirelerimiz ve sağlık çalışanlarımız uzun, fedakârlık isteyen nöbetler tutuyor. Onların cesaret dolu çabalarıyla 2 bin 423 hastamız iyileşip taburcu edildi. Sağlık ordumuzun hastalığı yenme konusunda kararlılığına güvenin.Tehditkâr bulaşıcı hastalıktır. Size güven vaadeden herşey tedbirler ölçüsünde etkili olabilir. Koronavirüs aradığı temas ortamını bulursa size kolayca bulaşacaktır. Sadece iki kişi bir araya gelmiş olsanız bile araya sosyal mesafeyi koymazsanız virüs size bulaşabilir.
"GENÇ ARKADAŞLARIM 'BANA BİR ŞEY OLMAZ' DİYE DÜŞÜNMEMELİDİRLER"
Dışarıda virüsü kimin taşıdığını, kimin taşımadığını bilmeniz mümkün değil. Virüsü herhangi bir taşıyor olabilir diye düşünmelisiniz. Virüs hareketli ortamlarda bulunuyor. Bana bir şey olmaz düşüncesine kapılmayın. Genç arkadaşlardan isteğim şudur. Virüsü yenemeyecek kişilere virüs bulaştırma ihtimaliniz olduğunu unutmayın. Hareketli günlere mola verin ve bu molada kararlı olun. Mücadelede siz hangi tarafta yer alırsanız şans o tarafta yer alacak. Virüse karşı bir şey olmaz düşüncesi yanlıştır. Virüs bu güveni ilk fırsatta boşa çıkaracaktır.
"NORMAL ŞARTLARDA YAŞAMLARINI SÜRDÜRECEK İNSANLARI KAYBEDERİZ"
O kendine çok dikkat eden biridir, virüs ona bulaşmış olamaz, ziyaretinde sakınca yok demeyin. Virüsün dünyada pekçok lidere bıraktığını, tedbirsiz anların tehlike anları olduğunu aklınızda tutun. Virüs her insana bulaşabilir. Bize ayrıcalık tanıyacak tek şey tedbirdir. Küçükcük bile olsa riske karşı kendinize güvenmeyin. Tekrar ediyorum, bir şey olmaz düşüncesi tehlikelidir. Bu mücadelede duruma daha da ciddiyetle yaklaşmak yerine bir gevşeklik gösterirsek başarı çok zaman alır. Normal şartlarda yaşamlarını sürdürecek insanları kaybederiz.
"HASTALIĞI KONTROL ALTINA ALDIĞIMIZDA ÖZLEDİĞİMİZ GÜNEŞ DOĞACAK"
Sayıları nerelere varabileceği tüm dünyada gözler önündeyken, bunu tarihi sorumluluk olarak görmemek mümkün mü? Hepimiz koronavirüs gerçeğiyle tam olarak yüzleşmek zorundayız. Bütün iller, ilçeler, köyler. Hepimiz bu mücadelenin kurallarına ne kadar hızlı ve net adapte olursak o kadar sonuç alırız. Kuralları tavizsiz uygularsak hastalığın aramızdan yeni kişilere bulaşmış olmasını önlemiş olacağız. Hastalığı kontrol altına aldığımız andan itibaren özlediğimiz hayatın güneşi doğmaya başlayacak. Bu sözler bu taleper sadece bana ait değil sahada büyük mücadele veren sağlık personelimizin de talepleridir. Salgınla mücadele eden sağlık ordumuz tedavi ettikleri hastaların çok basit ihmalden dolayı hasta olduklarını bilen kişilerdir. Onarın sizler için en büyük dileği hastalarından biri olmamanız.
"ŞİMDİYE KADAR OLAN YASALAR HER SEFERİNDE CAYDICILIKTAN UZAK KALDI"
Güneşin, sokakların çekiciliğine biraz daha direnmek zorundayız. Biz çok daha büyük bir baharı bekliyoruz. Onu geciktirmeyelim, sabırlı olalım, büyük bahara daha var, evde kalalım. Aziz milletimin vekillerine seslenmek istiyorum. Sağlık camiası olarak uzun yıllardır sürüp gelen sorumluluğumuz var. Kamuoyu vicdanı hiçbir sefer bu sorunu sineye çekmedi. Hekimlerimizin, personelimizin uğradığı şiddet defalarca haber konusu oldu. Yasalar her seferinde caydırıcılıktan uzak kaldı.
"CEZALARIN CAYDIRICI OLMASI SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZIN DA TALEBİDİR"
Yüce Meclisimiz sağlıkta şiddetin önlenmesiyle ilgili yasa
teklifi adını atmış durumda. Bu suçların ancak caydırıcı cezalarla
önleyeceği açıktır. Cezaların caydırıcı sertlikte olması baştan
beri sayın Cumhurbaşkanımızın da talebidir.
Sağlık çalışanlarımızın önemli kısmının salgınla mücadele ettiği bu
günlerde yeni bir şiddet olayı toplum vicdanında bağışlanması
mümkün olmayan bir olaydır. Meclisimiz şartların en hassas anında
girişimde bulunmuştur. Değerli vekillerimiz sizlerden
istirhamımız bu yasa tasarısına her vekilin evet oyuyla bir an önce
yasalaşmasıdır. Meclisimizden personelimiz için bir kalkan
istiyoruz. Meclis yasayı oybirliği ile çıkarırsa sağlık camiası
olarak Meclisimizi yürekten alkışlayacağız. Korona günlerinin
Meclisimizi asla unutmayacağız.
"YAPILAN TEST SAYIMIZ DÜN İTİBARIYLA 30 BİNE YAKLAŞMIŞTIR"
Bugün Bilim Kurulumuzla toplandık. Toplam test sayımız 307 bin 210 oldu. 30 bin 864 yeni test yaptık. 4 bin 747 yeni vakamız var. Bugün vefat eden 98 vatandaşımızla birlikte toplam vefat sayımız 1006 oldu. İyileşen 281 vatandaşımız oldu.Test sayımız dün itibarıyla 30 bine yaklaşmıştı. Önümüzdeki hafta sayı için belirlediğimiz hedefti, hedefimizi aşmış olduk. Daha da yüksek sayılara ulaşacağız. Vakaları daha erken tespit ediyoruz.
"BUGÜN İSTANBUL VE ANKARA'DA VATANDAŞLARIMIZA MASKE DAĞITIMI BAŞLADI"
Hayatı kolaylaştırmak istiyoruz, maske kullanımını kolaylaştırmak için ihtiyacı olan bütün vatandaşlarımıza maskeyi ücretsiz ulaştırmaya başladık. e-devlet üzerinden talep edenlere göndermeye devam ediyoruz. Bugün İstanbul ve Ankara'da 20-65 yaşındaki vatandaşlarımıza maske verilmesine başladık.
"YOĞUN BAKIMDAKİ HASTALARIMIZIN SAYISI HER GÜN AZALMAKTADIR"
Telefonuna öncelikle mesajla bir kod ulaştırmış olacağız. Bizim ilaç takip sisteminde olduğu gibibunu takibe almış olacağız. Vatandaşlarımız herhangi bir eczaneye giderek 5 adet maskesini alabilecekler. Bu konuda üzerine düşen sorumluluğu gönüllü olarak üstlenen Türk Eczacılar Birliği ve sağlık ordumuzun birer ferdi olan eczacılarımıza özellikle teşekkür ediyorum. Kullandığımız ilaçların faydasından her geçen gün emin olduğumuzu söyleyebilirim, yoğun bakımdaki hastalarımızın her geçen gün azaldığını gösteren tablo. Türkiye'de ölüm sayısı yüzde 2.15'dir. Bu sonucun erken tanı ve tedavide uygulanan yöntemden kaynaklandığını düşünüyoruz. Hepimiz birbirimizin eli, ayağı, gözü, kalbiyiz. Kendimizi korumanın yolu başkasına dikkat ve ihtimamdan geçer. Toplumumuzda çok yüksek bir duyarlılık var teşekkür ediyorum. Millet, devlet elbirliği ile biz bu koronayı kesinlikle yeneceğiz.
SORULAR CEVAPLAR
Biz özellikle şu dönemde pandemi hastasıyla yoğun ilgilenen hekim ve çalışan personelimiz var. Pandemi hastasıyla ilgilenen bütün hekim ve sağlık personeli tavandan performansını almış olacak. Bunun dışında bazı branşların bu hastalarla ilgili olmadığını biliyoruz. Dünyada pratisyan hatta intern hekiminin bu dönemde hizmet ettiği bir salgında, pandemi hastasıyla çalışan her hekim tavandan ücret alabilir olacak. Şu daha bir haksızlık olmaz mı, sürekli gece gündüz çalışan KBB, göğüs hastalıkları uzmanı arkadaşımız, diğer taraftan hasta bakmayan kişiyle aynı mı görülmeliydi? Yapılması gereken hasta ile ilgili yoğun çalışan herkesi tavandan, diğer bütün personel ve çalışanların alanı olmazsa bile pandemi dönemindeki hastayla tedavisinde hizmetinde yer almasını sağlamak. Dolayısıyla hizmetinde yer alan herkes tavandan alacak.
"ENTÜBE EDİLEN HASTA SAYISININ STABİL DÖNEME GİRDİĞİNİ SÖYLEYEBİLİRİZ"
Bilim Kurulu'nun tavsiye kararları bugüne kadar uygulamadığımız bir karar olduğunu ben bilmiyorum. Dolayısıyla uygulanmayan ve bir kararın olmadığını alınan tavsiye kararlarının uygulandığını söylüyor olmam yapılanların bu anlamda Bilim Kurulu'nun önerilerinin olduğunu anlamış olalım. Bir Bilim Kurulu üyesi arkadaşımızın ifadesini bilmiyorum. İstanbul özelinde seyrin nasıl gittiğini rakamlarla konuştuk. Dolayısıyla benim size bahsettiğim şekilde taramayı arttırdığımız, test sayısını arttırdığımız dönemde vaka sayısının artışı doğal. Hastaneye yatış, yoğun bakıma yatış, entübe edilen hasta sayısının bir stabil döneme girdiğini, ciddi bir artış içinde olmadığını, artış hızının yavaşladığını söyleyebiliriz. Bu tabii bizi rahatlatmamalı. Evdeki izolasyonumuzu son derece önemsiyor olmalıyız. Teması, mesafeyi mutlak koruyor olmalıyız. Önümüzdeki iki haftanın çok önemli olduğunu söylemek istiyorum.
"SÜRECİ ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE GÖTÜRÜYORUZ, BİRİLERİNİ MEMNUN ETMİYORUZ"
Medyada gündem oldu. Özellikle geçen hafta Avrupa Bölge Direktörü ile görüştüğümüzü ifade etmiştim. Türkiye'nin özellikle mortaliteye dayalı verilerini şeffa bir şekilde paylaştığını söyleyen Avrupa Direktörüydü. Biz bu süreci özellikle şeffaf bir şekilde götürüyoruz. Özellikle birilerini memnun etmek için doğru olmayan rakamları vermek durumunda değiliz.Sağlık çalışanlarıyla ilgili genel bir çalışmamız var, bugünlere özel yoğunlaşmamız yok.
"TÜRKİYE GENELİNDE YATAK DOLULUK ORANLARIMIZ YÜZDE 30.3'TÜR"
İstanbul için şu anda yatak, yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 59,5, normal yataklarımız yüzde 50.2. Bu anlamda sorun yok. Türkiye'deki yatak doluluk oranımız yüzde 30.3. Seyrantepe'nin hızla devreye girmesini istiyoruz. Yıl sonu olarak hedeflenmişti. Daha erken olması yönünde gayretimiz var. Bu hafta Başıbüyük, Pendik Eğitim Araştırma Hastanemizi açmış olduk. Önümüzdeki günlerde İkitelli Şehir Hastanemizin bir bölümünü açmış oluyoruz. Yakın zamanda Göztepe'deki şehir hastanemizi açmak için yoğun çaba içindeyiz.
"KESİNLİKLE 'MASKELERİ TAKIP SOKAĞA ÇIKIN' DİYE BİR ŞEY SÖYLEMİYORUZ"
Denklik çok çabuk hızlandırılabilir. Bu anlamda faydalanmamız, hizmet etmelerini sağlamamız mümkün olabilir. Maskeler konusu e-devlet ve PTT üzerinden devam ediyor. Maskenizi takın güvenle sokağa çıkın demiyoruz. Zorunlu olmadıkça evden çıkılmaması gerektiğini söylüyoruz. İşyerinde, markette çalışanları ayrıca veriliyor. Bir şekilde zorunlu olarak çıkmak isteyen olursa o durumda bunu kullanabilir. Mümkün mertebe maskeli de dışarı çıkılmamasıdır.
"ÖNÜMÜZDEKİ BİRKAÇ HAFTADA BU SEYRİ DAHA NET GÖREBİLECEĞİZ"
Yoğun bakım sürecimiz diğer ülkelere göre, özellikle son haftalar düşmeye başladı. Bu tedavideki başarımız ve yoğun bakım pratiğimizin çok iyi olduğunu söyleyebiliriz. Entübe hastalarımızın artışındaki yavaşlama doğru olan bir bilgidir. İstanbul gibi bir yerde 1 haftalık zaman diliminde 2 ve 3 kat artışlar beklersiniz. Bu dönemde bu artışları görmemiş olmamız çok önemlidir. Önümüzdeki birkaç haftanın bu seyri daha da net görmemizi kolaylaştıracağını söyleyebilirim.
"DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ HERKESE TEST YAPILMASINI ÖNGÖRMÜYOR"
Özelikle sağlık personelimizin, semptomu olan sağlık personelimizin testlerini yapmaktan asla vazgeçmeyiz. Hiçbir semptomu olmayan herkese test yapılmasını Dünya Sağlık Örgütü de öngörmüyor. İsrail'le ilgili bir talep var. Görüşmelerimiz devam ediyor. Daha çok koruyucu malzemeler merkezli, önümüzdeki bir kaç gün içinde şekillenmiş olur.
"BU KADAR ALTYAPISI GÜÇLÜ BİR ÜLKEYLE GURUR DUYMALIYIZ"
İngiltere'ye bugün gönderildi, koruyucu malzeme ağırlıklıydı, hibe şeklinde gönderildi. Hem cerrahi maske, hem N95 gönderildi. Arkadaşlarımız Çin'le görüştü. Geldiğimiz durum ve tedavideki yaklaşımımız paylaşıldı. Çin bilim insanlarımızın bize ifade ettiği Türkiye olarak 1. basamak sağlık hizmetleri özelinde de Çin'den daha güçlü olduğunu, bu süreçteki yaklaşımımızın son derece doğru olduğunu ifade etmiş oldular. Gerçekten Türkiye'ye, sağlık personelimize güvenelim. Bu kadar altyapısı güçlü bir ülkeyle gurur duymalıyız. Erken dönemde nasıl davrandığımızı dünya biliyor. Salgının 1 ayı bulduğu bu dönemde İstanbul'un yüzde 60'ın salgının bulunduğu dönemde seyrin hangi noktaya geldiği, ölüm oranlarımız dahil olmak üzere ortada. Çin'de uygulanıp, Türkiye'de uygulanmayan herhangi bir durumun olmadığı hatta bizde daha farklı ve önde olan bir yaklaşım içinde olduğunu ifade edebilirim, kendilerin de görüşleri bu yönde.
"GAZZE'YE VE FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZE YARDIM EDİLİYOR OLACAKTIR"
İyileştikten sonra tekrar pozitif vaka olmadı ama kısa bir zaman diliminden bahsediyoruz. Tabii ki Gazze'ye, Filistinli kardeşimize yardım ediliyor olacak. Budan hiç kimsenin şüphesi olmasın.
"ÖNÜMÜZDEKİ İKİ HAFTANIN ÖNEMLİ OLDUĞUNU İFADE EDEBİLİRİZ"
Kapatılan hastanelerle ilgili hiçbir hastanemizi kapatmayıp, özellikle kullanılabilir olan hastanemiz için söylüyorum, sağlık amaçlı kullanacağımızı birçok kez söyledik. Bu dönemde birçok hastanemizi kullanmaya zaten devam ediyoruz. Kullanabilir olduğumuz bütün sağlık kuruluşlarını kullanma noktasında bir gayret içindeyiz. Numune dahil olmak üzere, Zekai Tahir'i nasıl kullandığımızı biliyorsunuz. Varolan hiçbir hastanemizi, daha önce kapatılması düşünülen hastanelerin hiçbirini kapatmamayı, bu yapıları, depreme dayanıklı olanları kullanabilir olacağız. Önümüzdeki iki haftanın önemli olduğunu, önümüzdeki günlerde bunu daha net iade edebiliriz.
"VATANDAŞIMIZ KENDİSİNE GÖNDERİLEN KODLA MASKESİNİ ALABİLECEK"
E-devlet üzerinden 3,5 milyon maske dağıtıldı. Eczanelerle ilgili uygulama şöyle, 20 yaş altına dağıtmamayı, 65 yaş zaten sokağa çıkmıyor. dolayısıyla 20-65 yaş arasını 31 ilimizde önemsiyoruz. Eczanelerde yığılma olmasın diye kod gönderiyoruz. O kodla vatandaşımız herhangi bir eczaneye gittiğinde maskesini alabiliyor. Önümüzdeki günlerde bir plan dahilinde mesaj göndererek sağlamış oluyor. Burada özellikle vatandaşımız cep telefonuna mesaj ve kod gelmedikçe eczaneye gitmemeli. O kodla herhangi bir eczaneden çok rahata alabilir.
"ARTIŞIN DÜŞTÜĞÜ DÖNEME GİRDİK ANCAK REHAVETE SÜRÜKLENMEMELİYİZ"
Özellikle bütün vatandaşlarımızın önümüzdeki 2-3 haftanın önemli olduğunu, evinden çıkmama noktasında gayret içinde olduğunu ifade etmiş oldum. Zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamalarını, temas ve sosyal mesafeye dikkatle önemsemelerini ifade ediyoruz. Ne kadar hareketli bir ortama, dışarıya çıkılmaz, evde izolasyonu sağlayabilirsek başarı oranımız o derece artmış olur. Önümüzdeki hafta bu tablonun seyrinin nasıl olacağını görmüş oluruz. Ona göre daha net ifadelerimiz olabilir. İstanbul üzerinde vaka sayısı taramayı yoğun yaptığımız için sayı artabilir. Önemli olan hastaneye yatış, yoğun bakım, entübe hasta sayımızdaki değişimdir. Burada artış hızının düştüğü döneme girdiğimizi ama bunun bizi rahavete sürüklememesini, yoğun bir şekilde evde izolasyonu önemsememiz gerektiğini tekrar etmek istiyorum.
"SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINDA AŞI İLE İLGİLİ BİR KISITLAMA YOKTUR"
Pandemi İzleme Takibi son derece önemli. Pozitif ve şüpheli vakaları takip ettiğimiz, tabii ki teleonda aplikasyonu indirmesiyle takip ettiğimiz sistem. Eğer telefonu yanında bulundurmazsa sistem devreye girmemiş olur. Bu dönemde bunu yaygın bir şekilde devreye soktuk. Önümüzdeki günler veya haftalar içinde, bizim evden çıkmamasını istediğimiz kişilerle ilgili bu sistemi genişleterek devreye alabiliriz. Aşı reddi konusuyla ilgili çocukluk aşılarının son derece önemli olduğunu, başarılarımızın yüzde 98'lere varan oranda olduğu, pandemi döneminde vatandaşlarımızın zorunlu çocuk aşılarını asla ihmal etmemesi gerektiğini söylemek istiyorum. Sokağa çıkma yasağının aşı ile ilgili bir kısıtlama olmadığını belirtmek istiyormu.
"KİŞİSEL PERFORMANSI DAHA ÖNE ALAN YAKLAŞIMIN SONUÇLARI İYİ OLACAKTIR"
Geçen toplantıda söylemiştim. Özellikle Kovid hastası veya şüphesi olan, yoğun bakımda yatan herhangi bir hasta için ekstra bir ücret asla alınamaz. Bunu net söylüyorum. Performansla ilgili yakın zamanda bir yönetmelik yayınlandı. Bugünden farklı olarak kişisel performansı da ön plana çıkaran farklı yaklaşım oldu. Performans farklılığını, ortaya koyduğumuz kişisel performansın daha ön planlı yaklaşımın sonuçlarının daha iyi olacağını öngörüyoruz.