Bestemsu Özdemir'den Arap kanalına çok özel açıklamalar: 'Erkek çocuk gibiydim'
OYUNCU Bestemsu Özdemir, formunu korumak için uzun süreden bu yana pek fazla bir şey yememeye bünyesinin alıştığını söyledi. Özdemir 54 bölüm birlikte oynadığı Tuba Büyüküstün ile ilk karşılaşmasından önce çok gergin olduğunu ancak, endişelerinin gereksiz olduğunu gördüğünü söyledi. "Sürekli ağlayan kız" olarak tanınan Özdemir, "Kara Para Aşk'ta her bölümde ağladım" derken, dizideki ilk öpüşme...
OYUNCU Bestemsu Özdemir, formunu korumak için uzun süreden bu
yana pek fazla bir şey yememeye bünyesinin alıştığını söyledi.
Özdemir 54 bölüm birlikte oynadığı Tuba Büyüküstün ile ilk
karşılaşmasından önce çok gergin olduğunu ancak, endişelerinin
gereksiz olduğunu gördüğünü söyledi. "Sürekli ağlayan kız" olarak
tanınan Özdemir, "Kara Para Aşk'ta her bölümde ağladım" derken,
dizideki ilk öpüşme sahnesinde zorlandığını anlattı. Özdemir,
ergenliğe giriş döneminde erkek çocuk tavırlarında olması nedeniyle
yakınlarının endişelendiğini söyledi.
'Kara Para Aşk' dizisinde 'Nilüfer' karakterini canlandıran
Bestemsu Özdemir, MBC4 kanalında yayınlanan 'Turki Ekstra'
programında kendisi ile ilgili bilinmeyen bütün soruları yanıtladı.
Özdemir, eğitimi sırasında oyuncu olmayı hiç hayal etmediğini
'Mücevher tasarımı' alanında eğitim görmek istediğini söyledi.
Özdemir, üniversite sınavına girdiği yıl bu bölümün kapanması
üzerine moda tasarımı eğitimine yöneldiğini ve halen İstanbul
Teknik Üniversitesi'nde Moda Tasarımı Bölümü öğrencisi olduğunu
anlattı. Bir jeans firması için fotomodellik yaptığını, çekilen
fotoğraflarının tüm dünyada kullanılması ile kendisine iş
teklifleri geldiğini belirten Bestemsu Özdemir, “Modelliği
sevmedim. Benlik bir şey değil. Halen menajerim olan Cem Tatlıtuğ'a
mail attım. Fotoğraflarımı görünce, 'Gel oyunculuk deneyelim. Ben
model çalışmıyorum' dedi. Onun üzerine deneme çekimlerine gittim.
Olmadı, oradan beni başka bir yere aldılar. Bir anda kendimi dizi
setinde buldum, o iş bitti, başka bir iş geldi. Şu an bir şirketin
oyuncularından biriyim. Bambaşka bir yere geldi” dedi. Bestemsu
Özdemir'in yaptığı özel açıklamalardan bölümler şöyle:
“PEK BİR ŞEY YEMİYORUM”: Pek bir şey yemiyorum. İşin sırrı o. Çok
sağlıksız bir şey bunu asla yapmasınlar. Bünyem artık buna alıştı.
Annem de çok zayıf bir kadın; 48 yaşında olmasına rağmen 34 beden.
Günde 1, en fazla 2 öğün genelde salata yiyorum. Ama içinde peyniri
bir şekilde proteini olan salatalar yiyorum. Et, tavuk yerine balık
tüketiyorum. Saat 19.00'dan sonra pek bir şey yememeye çalışıyorum.
Abur cubur, ekmek, makarna, pizza, gibi birçok şeyi yemem. Benim
için en güzel menü; ızgara sebze yanında bir salata falan
müthiş.
“54 BÖLÜM AĞLADIM”: Kara Para Aşk'ı 54 bölüm çektik. Hepsinde
ağladım. Biraz role inanmakla da alakalı aslında. Yengeç burcuyum
çok ağlarım ben. İlk birkaç bölümde gözyaşı aksın diye destek
aldım. Yönetmenimiz 'Duygumuzu kullanalım' deyince dizi boyunca
kendi kendime ağlamaya başladım. Bir köşeye çekilip doluyorum,
sonra 'hazırım' deyip sahnede hıçkırarak ağlayan bir kız
oluyorum.
TUBA BÜYÜKÜSTÜN İLE TANIŞIRKEN GERGİNDİM: Tuba Büyüküstün ile
anlaşıldıktan sonra biz 'iki kardeş' Hazal Türesan ve ben onunla
tanışmaya götürüldük. buluştuğumuzda ben çok gergindim; senelerdir
televizyonda izlediğim biri ile karşılaşacaktım ve ilk defa bu
kadar büyük bir projenin içindeyim. Nebahat Çehre, Erkan Can, Engin
Akyürek, bütün kadro çok iyi bildiğimiz insanlardı. Tanımadığım
Tuba ile ilgili gergindim açıkçası. İçeri girdiği an çok güzel bir
enerjisi var. Bütün gerginliğimizi ilk bakışıyla zaten yok etti.
Tanışma bittikten, yönetmenlerimiz gittikten sonra biz birkaç saat
daha oturduk, orada çok büyük keyifle sohbet ettik. Enerjisi ve her
şeyi ile çok iyi ve çok güzel bir insan.
“İLK ÖPÜŞME SAHNESİNDE ZORLANDIM”: En zorlandığım sahne ilk öpüşme
sahnemdi. Hayatımda ilk defa bir dizi içinde biriyle öpüşme sahnesi
çekecektim. Sonra kaçırılma sahnesi çektik ve onun dışında ben iki
üç kere daha kaçırıldığım sahneler de benim için çok kolay değildi.
Travması olan hem bir yanda çok korkan ve hem bir yanda ayakta
durmaya çalışan çok duygu barındıran sahnelerdi. Ama 'Nilüfer'i en
çok sevme nedenlerimden biri de o açıkçası.
KENDİ KIYAFETLERİMİ DE GİYDİM: Dizi içinde kendi pantolonlarımı
giydim. Kara Para Aşk ve 'Nilüfer' benim için en popüler projeydi.
Orada zengin, varlıklı ve havalı bir kızı oynadım. Kıyafetlerimi
kostüm sorumlumuz getirtiyordu. Evden getirdiğim çok fazla kostümüm
oldu. Moda tasarım okuduğum için o ister istemez bir noktada
devreye giriyor ve oynadığım karakteri biliyorum, analizini
herkesten iyi çıkarmak zorundaydık. Beste (kendisi) aslında
Nilüfer'i yansıtıyordu.
MISIRLI SANATÇI İLE KLİP; Mısırlı ünlü şarkıcı Mohamed Hamaki
benimle klip çekmek için ilk geldiğinde çok şaşırmıştım. Beni
seçtikleri için çok mutlu oldum. Dubai, Abu Dabi'ye gittik. 13 gün
kaldık orada. Abu Dabi'ye gittiğimizde ülkenin kuruluş yıldönümü
kutlamaları vardı. Her şeyi ile çok güzel çok farklı bir kültür.
Aslında çok da uzak değiller bize. Çok farklı olduğumuz noktalar da
var ama Müslümanlıktan da gelen bir yakınlık var. Kendimi çok
yabancı hissetmedim .
2 YAŞINDAYKEN ANNEM BABAM BOŞANDI: Babam ile annem boşandıklarında
2 yaşındaydım. 2-3 sene Ankara'da anne annem, dedemle Ankara'da
yaşadım. Baba tarafıyla uzak büyüdüm, çok fazla bir şey paylaşmadım
. Hala da paylaşmıyorum. Annemler boşandıktan sonra şu anda 'Rober'
diye bir beybabam var. Kötü beybabalardan değil. 16 senedir
beraberiz. Bana babalık yaptı. O yüzden boşanmış ailelerin
çocuklarının yaşadığı travmayı yaşamadım ben.
"ERKEK ÇOCUKTUM": Bende genç kızlık dönemi biraz daha uzun sürdü.
Ergenliğe giriş döneminde hepimizde bir erkeksi tavır bizde vardı.
Ama bende biraz uzun sürdü. Ailem de biraz tedirgin olmuştu. Saçımı
asla açmazdım. 16-17 yaşındaydım herhalde ve tek kaştım ve almayı
hiç düşünmedim açıkçası. Okulda iddiaya girip kaşlarımı aldılar ben
de 'Fena olmadı' derken ailemle Fethiye'de tatil dönüşü etek falan
bakmaya başladım. Nasıl olduğunu hiçbirimiz ben de bilmiyorum. Hep
sordular 'Aşık mı oldun, ne oldun?' diye. Hayır aşık olmadım, öyle
bir şey hissetmedim. Neden değiştiğimi gerçekten bilmiyorum. Belki
o süre dolmalıydı artık. Gerçekten bir erkek çocukken sürekli kavga
eden maç yapan, erkeklerle takılan bir 'Erkek çocukken', bir anda
topuklu ayakkabı giyen, daracık pantolonlar, makyaj, saçımı
yaptırayım falan diyen biri oldum. Nasıl oldum hiç bilmiyorum.
RESİM İLE RAHATLIYORUM: Resim bir şekilde deşarj olma yöntemi her
halde. Yoğun çalışan insanlarız. Resim sevdam ilk atölyeye
gittiğimde başladı. Kara kalem çalışırken yağlı boya resim yapan
insanları görünce çok özenip evde kendi kendime denemeye başladım.
Bunun beni çok rahatlattığını fark ettim. Klasik müzik açıp resim
yaptığımda bir şekilde rahatlıyor ve deşarj oluyorum. Heykel,
seramik kendi kendime öyle başlayıp o da aynı şekilde çok iyi
geldiği için devam ettim. Boş zamanım olduğunda uyuma yerine onu
yapmayı tercih ediyorum. Resim yaparken kıyafet de çiziyorum. Yurt
dışına satış yapan birkaç arkadaşım için daha önce deri ceket
koleksiyonu hazırladım. Moda tasarımı gerçekten sevdiğim bir şey.
Ufak koleksiyon adı altında çalışma yapabilirim o kadar. Örneğin
İspanyol pantolonlar çok istediğim bir şey. Birkaç küçük tasarımım
var. Yapmak istediğim daha pratik şeyler. Temellerini satıp yanına
aparatlarını satabileceğim. Öyle geniş moda tasarımına dair çok
fazla hayalim yok açıkçası.