Erdoğan'dan Meral Akşener'e yanıt: Bu hanımefendi hayali bir makama talip olmuş
Parti grubunda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "Cumhurbaşkanlığına aday değilim, başbakanlığa adayım" sözlerine de yanıt verdi. Erdoğan, "Bu hanımefendi hayali bir makama talip olmuş" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan,
partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşuyor. Konuşmasında yeni
anayasa çalışmaları ile ilgili açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı
Erdoğan, ''Diğer partilerin Anayasa teklifleriyle kendi
hazırlıklarımızı uzlaştırabilirsek, yasama yılı bitmeden Meclis
bünyesinde bu işi neticeye ulaştırabiliriz'' dedi. Erdoğan, ''Biz
yeni anayasa diyoruz, birileri de çıkıyor 'Gerekirse ilk 4 maddeyi
de değiştiririz.' diyerek hemen PKK güdümündeki siyasi yapıya göz
kırpmaya çalışıyor. İlk 4 maddeyi değiştirme fikri CHP ve tüm
CHP'lilerin iradesi midir, yoksa Kılıçdaroğlu'nun kişisel işi
midir?'' şeklinde konuştu. İYİ Parti Genel Başkanı Akşener'in
'Başbakanlığa talibim' sözüyle ilgili de konuşan Erdoğan, ''HDP,
Millet İttifakı'ndaki gizli ortaklık hakkını kullanarak bu
hanımefendiyi veto etmiştir. Hayali bir makama talip olmasının
gerisinde bu vetonun sineye çekilmesi vardır'' ifadelerini
kullandı.
Erdoğan'ın gündemi değerlendirdiği konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Yaklaşık 2.5 aylık aranın ardından bir kez daha burada sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Geçen yasama yılında gerçekten çok çalıştınız, önemli faaliyetler gerçekleştirdiniz. Yaz aylarında teşkilatlarınız ile şehirlerinizdeki çalışmalarınızı yakından takip ettim. Bundan sonra da aynı gayretle çalışacağınızı biliyorum. Şimdiden Meclis'e yapacağınız katkılardan dolayı şükranlarımı sunuyorum.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yasama, yürütme ve yargı arasındaki uyumu en üst seviyeye çıkardık. Bu Meclis milli mücadeleyi başarıya taşımış, cumhuriyetimizi kurmuştur. Her darbe döneminin ardından milli iradeyi yeniden ayağa kaldırmıştır. Yeni yönetim sistemimizi inşa etmiştir. Maziden atiye kurduğumuz demokrasi ve kalkınma köprüsü olmuştur.
YENİ ANAYASA AÇIKLAMASI
İnşallah bu Meclis milli iradenin eli ile yapılacak ilk anayasayı da yapma şerefine nail olacaktır. Anayasa çalışmalarımızı yapıyoruz. Diğer partilerden de çalışmalarını paylaşmalarını bekliyoruz. Diğer partilerinki ile kendimizin çalışmasını uzlaştırabilirsek, yasama yılı sona ermeden bu işi nihayete erdirebiliriz. İlk önce diğer partilerin çalışmalarını kamuoyuna duyurması gerekiyor. Milletimizin sandıktaki kararı başımız gözümüz üzerinedir. Bizim meseleye bakışımız şu şekildedir, Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile elde ettiği avantajları salgın döneminde yaşadık, gördük. Nice ülkeler ekonomik ve sağlık alanında sancılarla kıvranırken, biz pozitif olarak ayrışmayı başardık. Geriye dönük baktığımızda evet iyi bir iş yaptık diyebiliyoruz. Aksaklıklar elbette vardır, hepsinin de farkındayız. Bunlarla ilgili kapsamlı çalışmalar da elimizdedir. Bunların hepsi de küçük dokunuşlarla düzeltilebilir. Yeni anayasa çalışmaları başarı ile nihayetlendirilirse bu sorunlar zaten çözülür.
Milletimize her hal ve şart altında büyük ve güçlü Türkiye yolunda yeni bir yol vaat ediyoruz. Türkiye'nin en reformcu ve vizyoner partisi olarak bu yol haritası istikametinde önce 2023 sonra da 2053'e ülkemizi taşıyacağız.
Mesela biz yeni anayasa diyoruz. Hemen birileri çıkıp ilk 4 maddeyi de değiştiririz diyerek PKK'nın güdümündeki HDP'ye destek veriyor. Anayasanın ilk 4 maddesini değiştirmek CHP'nin kurumsal iradesi midir? Kılıçdaroğlu'nun isteği midir? CHP'nin kurumsal iradesi ise ülkemiz açısından ciddi bir sıkıntı var demektir.
6-8 EKİM OLAYLARI TEPKİSİ
Yasin Börü ve pek çok insanı nasıl katlettiklerini dün gibi biliyoruz. Yurtları, okulları, evleri ateşe veren azgın güruhu harekete geçirenler bugün cezaevlerinde hesap veriyor. Kılıçdaroğlu, bunlara arka çıkıyor. CHP'li kimi vekiller ve parti yöneticilerinin rezilliklerini saymıyorum. 28 Şubat'tan 6-8 Ekim olaylarına Suriye meselesinden, Akdeniz'e kadar her kritik meselede nasıl ülke ve milletin karşısında saf tuttuğunu unutamayız. Türkiye'nin tüm diplomatik çalışmalarını engellemeye çalışan bu partinin yerli de, milli de olmayan politikalarını milletimize tekrar tekrar anlatacağız.
"HDP GİZLİ ORTAKLIK HAKKINI KULLANARAK SENİ VETO ETTİ"
CHP'nin başını çektiği ittifakın diğer ortağının başındaki hanımefendi var. HDP'nin Milleti İttifakı'nın ortağı olduğu gerek yönetici beyanları ile gerekse CHP belediyelerinin uygulamaları ile bir gerçektir. İYİ Parti'nin bu gerçeğe kör sağır kalarak kendi konumunu koruma çabası artık sürdürülebilir değildir. Bu partinin başındaki hanımefendinin başbakanlığa talip olması da trajikomiktir. HDP gizli ortaklık hakkını kullanarak bu hanımefendiyi veto etmiştir. Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile yönetildiği ve yönetileceği aşikarken, bu tartışmaların gündeme getirilmesinin ardında bu veto vardır. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin. Mücadeleyi er meydanında milletin önünde yapmak yerine kapalı kapılar ardında yapanların akıbeti böyle olacaktır. Şimdi çıkıp buna da itiraz edecekler.
Her şey bir yana Türk siyaseti böyle bir fotoğrafı hak etmiyor. Birbirlerinden hiçbir farkı yok, akşam yalan, sabah yalan. Dün söylediğini bugün inkar eden bir yapı.
Kafalarında gezdirdikleri kırk tilkinin kuyruklarını birbirlerine dolaştırdıkları için yarın hangi çukura yuvarlanacaklarını kimse bilemez. Bu kifayetsizlerin ihtiraslarına çocuklarımızın geleceklerini emanet edemeyiz. Kendilerince yumuşak karın olarak gördükleri yerlere yumruk sallayanlara bu millet Allah'ın izni ile izin vermeyecektir. Bu kirli muhalefet uygulamalarını reddediyoruz. Kılıçdaroğlu nereden tutsanız elinde kalacak şekilde tel tel dökülüyor. Yalanlarını ortaya sermekten biz yorulduk. Bu zat aynı yalanları mütemadiyen tekrarlamaktan vazgeçmiyor. Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz. Tam da böyle bir profil iel karşı karşıyayız. Allah'tan korksa iftira etmez, kuldan korksa yalan söylemez.
Dün yine çıkmış sallamış da sallamış. Bay Kemal, eğer uyuşturucu arıyorsan aynaya bak. AK Parti çatısı altında uyuşturucu ile iştikal eden insan bulamazsın. Böyle bir iftirayı da AK Parti'ye atamazsın.
Kılıçdaroğlu'nun yaptığı işin adının siyaset ile de siyasetçilikle de alakası yoktur. Oturduğu makam itibarıyla kendisini mazur göremeyiz. Artık bu zatın yaptıkları sorumsuzluğu da aşmıştır, ülkeye zarar vermeye başlamıştır. Bir milli güvenlik sorunu haline gelmiştir. 2023 inşallah büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasının yanı sıra bu muhalefet prangasından da Türkiye'nin kurtuluş müjdesini alacağı gün olacaktır.