'Kredi cinayeti' davası 'Seni aldatıyorum' sözü delirtmiş
ANTALYA'da annesi için 4 bin lira kredi çektiği gerekçesiyle eşi 28 yaşındaki Fatma Kızılçelik'i öldürdüğü ileri sürülen 32 yaşındaki Osman Kızılçelik, eşinin "Seni artık sevmiyorum.
Sen uyuduktan sonra en yakın arkadaşın Caner ile görüşüyorum"
sözleri üzerine onun boğazını sıktığını ileri sürdü. Kızılçelik,
eşi hareketsiz kalınca bayıldığını zannettiğini söyledi.
Antalya'da bir giyim mağazasında tezgahtar Fatma Kızılçelik, 24
Nisan'da işe gitmeyince arkadaşları telefonla kendisini aradı. Ona
ulaşamayan iş arkadaşları, durumu yakınlarına bildirdi. Yakınları
eve girdiğinde, Fatma Kızılçelik'in cesediyle karşılaştı. Polis,
boğazında tırnak ve sıkılma izlerine rastlayınca kendisi de bir
mağazada tezgahtar olan eşi Osman Kızılçelik'i gözaltına aldı.
Polis, yaklaşık 5 yıllık evli ve 3 yaşında 'Beren Su' adlı kızları
bulunan çiftin, bir yakınının düğün dönüşü yolda tartıştığını
belirledi. Osman Kızılçelik'in evde devam eden tartışma sonucu
eşinin boğazını sıkarak öldürdüğü, sonrasında ise çalıştığı
mağazaya gittiği tespit edildi.
ÖMÜR BOYU HAPSİ İSTEMİ
Tutuklanan Osman Kızılçelik hakkında ömür boyu hapis istemiyle
hazırlanan iddianame, Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul
edildi. Savcılık iddianamesine göre cinayetin kredi çekme nedeniyle
işlendiği ileri sürüldü. İddianamede Kızılçelik çiftinin uzun
süredir şiddetli geçimsizlik yaşadığı, cinayet gecesi çiftin Fatma
Kızılçelik'in annesi Selma Taşkıran'a 4 bin lira kredi çektiği için
tartıştığı kaydedildi. İddianamede tartışmanın kısa sürede kavgaya
dönüştüğü ve Osman Kızılçelik'in eşi Fatma Kızılçelik'i boğarak
öldürdüğü ifade edildi.
Davanın ilk duruşmasında Osman Kızılçelik, öldürülen Fatma
Kızılçelik'in yakınlarıyla tarafların avukatları hazır bulundu.
Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu
da davaya müdahil olmak için istekte bulundu. Ancak, bu istem
reddedildi.
"ARKADAŞIMLA ALDATMIŞ"
Osman Kızılçelik, kredi konusunda başlayan tartışmanın, eşinin
'Seni sevmiyorum' sözleriyle alevlendiğini söyledi. Mahkemeye 9
sayfalık yazılı savunma da veren Osman Kızılçelik, olay günü saat
07.30 sıralarında eşinin kendisine "Senden ayrılmak istiyorum"
dediğini belirterek, şöyle konuştu:
"Ben ayrılmaya karşı çıktım. Bana bu kez yakın arkadaşım Caner'i
sevdiğini söyledi. Erkek kuaförü olan Caner bazı günler bizde
kalıyordu. Caner'le geç saatlere kadar tavla oynuyorduk. Böyle
günlerde bizde kalıyordu. Eşim Caner bizde kaldığı günlerde ben
uyuduğumda onunla görüştüğünü söyledi. Cep telefonuyla da Caner'le
mesajlaşıyordu. Eşim bana 'Pezevenk durumuna düştün. Sen ne biçim
erkeksin' şeklinde sözler söyledi. O anda gözüm döndü. Daha fazla
dinlemek istemedim. Elimle eşimin ağzını ve burnunu kapattım."
"KIZINI SEVMEYE GİTMİŞ"
Bir süre sonra eşi hareketsiz kalınca bayıldığını zannettiğini
söyleyen Kızılçelik, şöyle devam etti:
"Sonra evden çıkıp kızımı görmek için kayınvalidemin evine gittim.
Kayınvalidemin evinde bir süre kızımı sevdikten sonra sürücü
kursunun direksiyon parkuruna gittim. Saat 10.00 sıralarında eşime
telefon açtım, bakan olmadı. Sonra da çalıştığım alışveriş
merkezine gittim."
Evdeki eşyaları olaya hırsızlık havası vermek için değil tartışma
sırasındaki sinirinden dağıttığını ileri süren Kızılçelik, "Boğma
eyleminden sonra eşimin yerini değiştirmedim. Eylemi
gerçekleştirdikten sonra üzerindeki yorganı ben örtmüş olabilirim"
dedi. Kızılçelik, yeniden yapılandırma suretiyle toplam 30 bin lira
kredi çektiğini, bu paranın bir miktarını eşinin ailesine verdiğini
ileri sürdü. Olayla ilgili Aile ve Sosyal Politikalar İl
Müdürlüğü'ne ihbarda bulunulmasına karar veren mahkeme, duruşmayı
erteledi.