Mahatma Gandi kimdir?
Hindistan'ın milli lideri Gandhi Hindistan'ın büyük bağımsızlık lideri olarak tanınır. Hayatı boyunca tüm mücadelesini bağımsızlık, vatandaşlık haklarına adamıştır.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te F5Haber'e abone olun
F5Haber'e Google News'te abone olun
Abone Ol1869 yılında doğmuş olan lider, ticaret yapan ünlü bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Soylu bir aileden gelen babası, aynı zamanda Porbandar şehrinin başpapazı görevindeydi.
Gandhi, Hintli düşünce adamı ve pasifist bir siyasetçi olarak kulaklara küpe olacak birçok söz söylemiştir. Bunlar arasında en çok bilinenlerden birisi; "Şiddet göstermeme, inancımın ilk maddesidir. Aynı zamanda o, benim itikatımın da son maddesidir." olmuştur. 1919-1948 yılları arasındaki İngiliz sömürgeciliğine karşı Hint milli hareketinin başlaması açısından en önemli lider niteliğindeydi.
Brahmancılık’ın Vişnu inanışına bağlı varlıklı bir tüccarın oğluydu. Vişnu inancı her türlü şiddete karşı çıkar ve evrendeki her şeyin ölümsüzlüğünü benimserdi. Ayrıca yaşayan hiçbir şeye zarar vermemeyi öğütlerdi. Bu yüzden Gandhi et yemezdi. Dolayısıyla Vişnu inanışlarına aykırı düşmeyen bir eğitim yaptı. 1887’de Bombay Üniversitesi’nde başlattığı tıp öğrenimini bu nedenle bıraktı. Hukuk öğrenimi görmek için İngiltere’ye gitti (1888). Orada kapitalizmin değerlerine karşı çıkan ve uzlaşmacı düşünceler öne süren Annie Beşant, George Berhand Shaw gibi ünlülerle tanışmış ve onlardan etkilenmiştir.
Maddi zenginlikten ve cinsel isteklerden arınmış bir yaşam kurmaya çalıştı
1891’de Hindistan’a dönerek bir süre avukatlık yaptı. İki yıl sonra ise, bir şirkette çalışmak üzere Güney Afrika’ya gitti. Gandhi bu yolculuğa çıkarken, orada siyasal bir önder olacağını ve 20 yıl boyunca görüşlerini netleştirecek olan bir savaşım sürdüreceğini düşünmemişti. Güney Afrika’da yaşayan Siyahlara ve Hint kökenlilere yönelik ırkçı baskılar, Gandhi’yi bir insan olarak, insan onurunu savunmaya yöneltti. Natal Yasama Meclisi’nde Hintlilerin oy hakkının kaldırılmak istenmesi üzerine İngiliz yönetimine yüzlerce protesto dilekçesi gönderilmesini sağladı. Ancak 1899’daki savaşta Boerlere karşı İngilizleri destekledi ve gönüllülerden bir ilkyardım ekibi kurdu. 1906’da ise Satyagraha (Gerçeğin Gücü) adıyla anılacak olan şiddete başvurmayan yığın eylemlerinin ilkini, Transvaal hükümetinin Hintlilere yönelik baskıları üzerine ortaya koydu. Kutsal kitapları, Hinduizmi inceleyen ve Lev Tolstoy ile Thoreau’nun etkisinde kalan Gandhi, 1914’te Hindistan’a dönünce maddi zenginlikten ve cinsel isteklerden arınmış bir yaşam kurmaya çalıştı.
Gandhi dahil 60 bin Hintli hapse girdi
Gandhi, Hindistan’ın bağımsızlığı için pasif direnişi (Ahimsa) benimsedi. 1920’de, Hindu ve Müslüman halkı bu tür bir direnişe yöneltti. Halk, İngiliz mallarını boykota; onlarla iş birliğinden kaçınmaya, yargı ve yönetim organlarını dikkate almamaya başladı. Hint Ulusal Kongresi (Kongre Partisi) etkin bir siyasal örgüte dönüştü. 1922’de tutuklanan Gandhi, iki yıl sonra tutuk evinden çıkınca ulusal kahraman olarak karşılanmıştır. Tüm Hindistan’a yayılan pasif direnme eylemi öylesine etkili oluyordu ki, İngilizler Hintlilere yönetimde daha çok temsil olanağı vermek zorunda kaldı.
1930’da Hint halkının tuz üretmesini yasaklayan ve ağır vergiler içeren yasayı protesto eden Gandi İngilizlere karşı ikinci bir direnişe başladı. Bu amaçla Umman Denizine doğru 390 kilometrelik bir yürüyüşe çıktı. 24 gün süren yürüyüşün ardından etrafındakilerle deniz suyunu kaynatarak tuz elde ettiler. Bunun üzerine artan protestolar sonucunda Gandhi dahil 60 bin Hintli hapse girer.
1931’de Londra’da toplanan ve Hindistan Kongre Partisi adına Gandhi’nin de katıldığı konferans başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bu kez Gandhi açlık grevine başladı. Her seferinde tutukevine atılan Gandhi, sessiz direnişini sürdürüyordu. 1934’te Kongre Partisi’ndeki görevini gençlere bıraktı. Yine de ulusal önder hep oydu. Bu yüzden ünlü Hint ozanı Kabirdranath Tagore, ona, Mahatma (Yüce Ruh) dedi. Ve ondan sonra Hindistan halkı, Gandhi’yi hep bu adla çağırdı. İngilizlerin uyguladığı böl ve yönet politikası ülkede Hindular ile Müslümanlar arasında çatışmalara yol açıyordu; Gandhi, açlık grevi yaparak buna karşı koydu. İngiliz sömürgeciliği 1947’de son bulduğunda yapılan bağımsızlık törenlerine katılmadı. Çünkü o, Hindularla Müslümanların birlikte yaşadığı bir ülke görmek istiyordu. Delhi’de, 30 Ocak 1948’de dua etmeye giderken bağnaz bir Hindu tarafından katledilmiştir.
Gandhi’nin Başlıca Eserleri
The Story of my Experiments with Truth (Yaşadığım Gerçeğin Öyküsü, 2 cilt, 1927-1929)
Collected Works of Mahatma Gandhi (Mahatma Gandhi’nin Toplu Yazıları, 4 cilt, 1958)