Paylaş
Yaşlanmayı iyileştiren hapların son yıllarda en çok konuşulanı, satılanı ve yutulanı ise NAD’dır (Nikotinamid Adenin Dinukleotid). Peki, bu yaklaşım doğru mudur? Her gün düzenli olarak bir NAD takviyesi ya da bedende daha sonra NAD’a dönüşecek olan bir NAD öncüsü molekülü (Nikotinamin Ribozid/NR ya da Nikotinamid Mono Nükleotid/NMN) yutarak NAD zengini genç bir yaşlı olma beklentisi gerçekleşebilecek bir istek midir? Ya da NAD ampullerini damar yoluyla uygulatarak bir çeşit “NAD trilyoneri” olan birinin 100. yıl pastasını keyifle üfleme beklentisi gerçekleşebilecek bir şey midir? Bugünlerde en çok karşılaştığım sorulardan birinin “NAD MESELESİ” olduğu kesin. Bu nedenle “Merak ediyorsanız” demiyorum merak ettiğinizi biliyor ve şimdilik şu kısa bilgiyi sizinle paylaşarak bir sonraki yazımı beklemenizi tavsiye ediyorum. Ama şu cümleyi şimdiden kalemimden kaçırmış olayım: Araştırma sonuçlarına bakılırsa hasretle beklediğiniz o gençlik çeşmelerinden biri NAD olabilir.
ÖNEMLİ 1
SİNSİ BİR SAĞLIK DÜŞMANI: NÖROPATİ
Ayaklarınızda günlerdir devam eden ve çoğu gece de uykularınızı bölen ayak ağrıları ve kramplarından, yanma, uyuşma ve karıncalanmalarından, bacaklarınızda sanki karıncalar dolaşırmış gibi hisler yaratan tatsız duygulardan şikâyetçi misiniz? Bu şikâyetlerinize zaman zaman ayak kaslarınızda kasılmalar hatta bazı geceler sizi neredeyse yataktan fırlatacak şekilde sarsılmalar da bu sorunlara eşlik ediyor mu? Eğer yukarıdaki sorulardan sadece yarısına bile yanıtınız “Evet” ise üzülerek belirteyim siz de “HOŞGELDİN NÖROPATİ (!)” diyebilirsiniz. Peki, nöropati de neyin nesidir? Yanıt bir sonraki kutuda sizi bekliyor.
ÖNEMLİ 2
NÖROPATİNİN DE ÇEŞİTLERİ VAR
Nöropati vücuttan beyine ve omuriliğe mesaj taşıyan sinirlerin şu veya bu nedenle zedelendiği durumlar için biz hekimlerin sık kullandığı genel bir “sağlıksızlık durumu” tanımıdır. Eğer el ve ayaklar gibi uç sinir sistemindeki hasarlar ile ilişkiliyse “PERİPERAL/UÇ NÖROPATİ” olarak da tanımlanır. Ama biz hekimler genelde yukarıdaki yakınmalarla müracaat eden biriyle karşılaştığımızda basit anlaşılır anlamda “nöropati” sözcüğünü kullanmakla yetiniriz. Yeri gelmişken hatırlatayım, “SANTRAL/MERKEZİ NÖROPATİ” diye de bir problem daha var. Burada sorun uç sinirlerde değil beyin ve omurilikte yerleşmiştir, Parkinson ve benzeri daha derin ve tatsız sorunların işaretidir.
Eğer yukarıda anlattığım sorunlardan herhangi biriyle karşılaşırsanız -ki bugünlerde çok yaygın görüyoruz- lütfen “Bu da geçer” deyip ihmal etmeyin ve önemseyin. Zira tedavisi mümkün bir sorunla karşı karşıyasınız.
İYİ BİLGİ
NÖROPATİ NEDENLERİ
Nöropatilerin farklı tipleri olduğu gibi farklı çeşitleri de var. Basitçe magnezyum, B12, B6 ve B9 vitaminleri, D vitamini, Omega 3 ya da demir eksikliğinden kaynaklanabileceği gibi sinsice yerleşmeye çalışan bir diyabetin/şeker hastalığının ya da nörolojik bir problemin ilk işaretçisi de nöropatik bir şikâyet olabiliyor. Özellikle periferik nöropatiler bu eksikliklerin ya da problemlerin giderildiği/iyileştirildiği durumlarda kolayca iyileşiyor. Daha dirençli durumları ise işin uzmanı doktorlar “amitripilin, duloksoletin, gabapentinoidler” ile etkili bir biçimde tedavi etmeye çalışıyor.
İYİ BİLGİ
YAŞLI VE UYKUSUZSANIZ EGZERSİZ RUTİNİNİZİ DEĞİŞTİRİN
Yeni bir araştırma, yaşlı insanlarda uykusuzluğu önlemek için yeni bir yaklaşımı ortaya koydu: Ağırlık kaldırmak. Uyku uzmanlarına göre, dambıl ve halter gibi kas geliştirme veya direnç tarzı antrenmanlar, kişinin uykuya dalma yeteneğini büyük ölçüde artırabilir. Çalışma kapsamında 60 yaş üstü 2 bin 45’ten fazla hastayla 24 klinik araştırma değerlendirildi. Çalışmada bisiklet, dans, yüzme, tempolu yürüyüş, aerobik, ağırlık kaldırma, duvar şınavı gibi egzersizler ele alındı. Yaşlılar için tempolu yürüyüş veya pilates gibi daha geleneksel egzersiz biçimlerinin de faydalı olduğu ancak ağırlık kaldırma kadar etkili olmadığı bulundu.
BİR BAYRAM TAVSİYESİ
BİSİKLETE BİN DENGENİ KORU
Bayram egzersizlerinizin arasına bisiklet sporunu da eklemeyi düşünmez misiniz? Ben kendi hesabıma söyleyeyim bayram tatili boyunca elektrikli bisikletimle sık sık tur atacağım. Diğer taraftan zaten şehirde de cadde ve sokaklarda bisikletle dolaşanların çoğaldığını gördükçe acayip keyif alıyorum. Hele bir de onları sabahın erken veya akşam üzerinin dingin saatlerinde Boğaz’da gruplar halinde turlarken görmek beni müthiş mutlu ediyor. Bisiklet keyfinden uzak kalmak bizim en büyük yanlışlarımızdan biri. Bunda belediyelerimiz, şehir planlayıcılarımız ve eğitimcilerimizle biz doktorların da payı var.
Yollarımız –maalesef- bu harika fiziksel aktiviteyi yapmaya bu güzel keyfin tadına varmaya pek uygun değil. Ama ne olursa olsun fırsat bulduğunda herkesin bu egzersizden faydalanması lazım.
Çünkü o sadece aerobik bir egzersiz değil, pek çok marifetleri olan özellikle denge konusunda mucize işler başaran harika bir aktivite biçimi.
Paylaş