Üniversite rektörlüğü nedir

“Rektör bilimi ve bilgiyi temsil eder. Üniversitenin akademik ve yönetsel başkanıdır. Üniversite rektörlüğü sıradan bir görev değildir. Bilimsel olarak gelişmiş ülkelerde rektör adeta bir anıt gibidir: Giydiği elbise, taktığı nişan, madalya ve diğer simgelerle, duruş ve tavırları ile oldukça etkileyicidir. Giydiği cübbe; bilgi, görgü ve deneyimi, bilimsel olgunluğu yansıtır. Rektör bilginin gücünü ortama yansıtır.

Üniversiteler inşa edilmiş akıl ve bilimdir. Bilim en yüce değerdir. Rektörün temsil ettiği bu kurumlarda kararlar üniversite değerlerine uygun verilir. Burada tüm değerler bilimin gereklerine uygundur. Bilgeliğin mabedi bu kurumlara son yıllarda atananlar kurumların ruhunu erittiler. Türk üniversiteleri Cumhuriyet döneminde hiç bu düzeyde yavanlaşmamıştı... Akademik değerler (özerklik, özgürlük, liyakat, etik, kalite, bilimsellik vb.) önemini yitirdi. Üniversite yöneticilerinde söz bir yana yazının, imzanın dahi hükmü kalmadı. İstanbul Üniversitesi bu düzeyde yere çakılmamıştı.”

İnci, yazısına şu notları da ekliyor:

“Darülfünun 31 Temmuz 1933’te kapatıldı ve 1 Ağustos 1933’te İstanbul Üniversitesi kuruldu. Burada 20 rektör görev yaptı. Aralarında rol model olan değerli hocalarım da vardı; üniversite değerlerine yönelik siyasi, hukuksuz ve otoriter dış girişimlere asla izin vermediler, bilim tarihine geçen sayın rektörlerimizden bazıları şöyle anımsayabilirim.

1934 rektörü Prof. Dr. Cemil Birsel, Prof. Dr. Sıddık Sami Onar. Prof. Dr. Ekrem Şerif Egeli, Prof. Dr. Haluk Alp, Prof. Bülent Berkarda, Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu. Bunlar uygulama çizgilerinden ödün vermediler. Diğer rektörler de çoğunlukla kurumun itibarını korudu. Görevde olan rektörün ise kim olduğu ne yaptığından söz etmeyeceğim.”

GÜNÜN SÖZÜ

“Barış adalet ister, adalet de hakikati.” Dr. Michael Rubin

EMNİYET BİBER GAZI, YÜZ TANIMA İHALESİ AÇTI

* İBB Başkanı İmamoğlu’nun gözaltına alınmasından bir gün önce Emniyet Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı’nın, yüz tanıma sistemi kurulumu için ihaleye çıktığı öğrenildi. 7 Mayıs’ta yapılacak ihale kapsamında 13 bin yüz tanıma sistemi kamerası, 2 bin 500 kamera montaj aparatı ve 2 bin 500 saha ağ anahtarı alınacak. Ayrıca müdürlük, biber gazı spreyi, beş odacıklı biber gazi fişeği ve el tipi gaz bombası alımı için de ihaleye çıkılacak. Değişik türlerde toplam 330 bin biber gazı alımı da olacak.

* ÖĞRENCİ arkadaşlar gösterilere gelmesin, politize olmasın. Sokağa çıkan öğrenciler CHP gelse bile kamuda çalışamaz. Cem KÜÇÜK - TGRT

TÜRK MİLLETİNE HATIRLATMALAR

* BİZ Türkler ‘yarım’ elmayı bile paylaşamazsak, üzerimize yürüyen düşman cephesini durduramayız. Özcan PEHLİVANOĞLU

SİNEMA, TİYATRO VE OPERA SANATÇISI 147 MEZUN BULUNDU
ANKARA KONSERVATUARI 100 YAŞINDA

ANKARA’da Cumhuriyet’in ilk konservatuvarı Musiki Muallim Mektebi’nin bu yıl 100. yılı kutlandı. Törende sinema, tiyatro ve operada tam 147 mezun bulundu ve saygı ile karşılandı. 

Bu konservatuvarın temeli 1924 yılında atılmış. Bir yanda Kurtuluş Savaşı devam ediyor bir yanda büyük Atatürk ‘ülkemizin güzel sanatları nasıl olmalı’ diye kafa yoruyor. Bir Bakanlar Kurulu toplantısı ve kararnamesi ile burayı açmış. Kararname orijinal hali ile binaya tabela olarak asılmış.

Cumhurbaşkanı Atatürk ve tüm bakanların imzası var. Mustafa Necati Eğitim Bakanı, Mahmut Esat Bozkurt Adalet Bakanı olarak kararnameyi imzalayan bakanlardan ilk göze çarpanlar. İçeri girdiğinizde bir tarih sizi karşılıyor. Hepsi tanınmış mezunlar havuzun kenarında, konukları bekliyor.

Kimler mi var? İlk göze çarpanlar Salih Güney, Zuhal Olcay, Selçuk Yöntem, Sumru Yavrucuk, Tamer Karadağlı, Tan Sağtürk, Arzu Su Güneş, Doğan Canku, Fikri Sağlar, Melek Baykal, Serap Sağlar, Tiyatro ve Opera’nın eski yöneticileri, Erdal Beşikçioğlu (Okulun mezunu Fazıl Say ve Haluk Bilginer’in ve Hatice Aslan’ın Mesajları Okundu), Sevda Cenap And Vakfı, siyasetçiler Önder Sav, Fethi Yaşar... Tam 147 sanatçı mezun oradaydı sinemada, tiyatroda, operada ünlü olmuşlar. Tarihi tiyatro salonunda 100. yıl anısına görkemli bir toplantı da yapıldı. Toplantıya katılanlara anı plaketi de sunuldu. Böyle bir toplantı yeni seçilen CHP’li belediye başkanının seçim vaatleri arasındaymış. Geceye ev sahipliği yapan Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin tüm konukları eşiyle kapıda karşıladı. Okulun mezunları hasret giderdiler. Katılımcılar ile birlikte şimdilerde Mamak Belediyesi Kültür Merkezi olarak kullanılan ve aslına uygun olarak korunan binanın derslikleri, salonları gezildi. Anılar tazelendi. Binada ziyarete açık ücretsiz gezilebilen Müzik Müzesi ve El Sanatları Merkezi de bulunmakta. Biraz gecikmiş bir yazı oldu ama bir tarihe tanıklık ettim.  Umut ÖZKAN