Karadeniz'deki depremler endişe yarattı: Diri faylar keşfedildi! 'Tehlike seviyesi değişebilir'

Karadeniz Teknik Üniversitesi, Doğu Karadeniz’de meydana gelen depremlerin heyelan, taşkın ve kaya düşmesi gibi ikincil afetlerle ilişkisini araştırıyor. Küçük ölçekli depremlerin bile dolgu alanlarındaki etkilerine dikkat çekerken, Doğu Karadeniz Bölgesi'ndeki illerde deprem tehlike seviyesinin değişmesi bekleniyor.

Karadeniz'deki depremler endişe yarattı: Diri faylar keşfedildi! 'Tehlike seviyesi değişebilir' - Sayfa 1

Doğu Karadeniz’de son aylarda yaşanan depremler, bölgede heyelan, taşkın ve kaya düşmesi gibi ikincil afetlerin artışına yol açtı. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama Araştırma Merkezi, bu afetlerin depremlerle bağlantısını anlamak için kapsamlı bir çalışma başlattı.
 

Karadeniz'deki depremler endişe yarattı: Diri faylar keşfedildi! 'Tehlike seviyesi değişebilir' - Sayfa 2

KTÜ Heyelan Uygulama Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hakan Ersoy, Rize’nin Hemşin ilçesinde 15 Kasım 2024’te meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki deprem sonrası ortaya çıkan risklere dikkat çekti. Depremin, daha önce kayıtlara geçmemiş bir fay üzerinde meydana geldiğini belirten Ersoy, bunun endişe verici olduğunu ifade etti.
 

Karadeniz'deki depremler endişe yarattı: Diri faylar keşfedildi! 'Tehlike seviyesi değişebilir' - Sayfa 3

Küçük Depremler Büyük Riskler Taşıyor
Trabzon’da 5 ve 9 Ocak tarihlerinde meydana gelen 3.2 ve 3.4 büyüklüğündeki depremler de araştırmaların odağında. Ersoy, bu depremlerin etkilerini değerlendirerek, “Tekrarlı küçük titreşimler bile heyelan ve kaya düşmelerine yol açabilir. Özellikle yağışın yoğun olduğu dönemlerde bu risk daha da artar” dedi.

Karadeniz'deki depremler endişe yarattı: Diri faylar keşfedildi! 'Tehlike seviyesi değişebilir' - Sayfa 4

Ersoy, deprem şiddetinin zemine göre değiştiğini vurgulayarak, dolgu alanlarının bu tür afetlere daha açık olduğunu belirtti. “Dolgu alanları, kaya zeminlere göre titreşimden daha fazla etkilenir. Bu nedenle dolgu üzerinde yerleşim bulunan bölgelerde yapısal önlemler hayati önem taşıyor” diye konuştu.