ROKETSAN mühendisinin ölümündeki sır perdesi: Google’da en son neyi aradı?

Savunma sanayiinin önemli kuruluşlarından ROKETSAN’da görev yapan yazılım mühendisi Yusuf Serdar Yücel’in ölümündeki soru işaretleri gündemdeki yerini koruyor. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Yücel olaydan kısa bir süre önce internette intihar yöntemlerini aradı.

ROKETSAN mühendisinin ölümündeki sır perdesi: Google’da en son neyi aradı? - Sayfa 1

Roket ve füze üretimi konusunda uluslararası bir oyuncu haline gelen Roketsan’da görev yapan yazılım mühendisi Yusuf Serdar Yücel’in ölümüne ilişkin soruşturma sürüyor.

ROKETSAN mühendisinin ölümündeki sır perdesi: Google’da en son neyi aradı? - Sayfa 2

Olay 3 Ocak günü Ankara’da yaşandı.

Yücel’den haber alamayan arkadaşları, durumu polise bildirdi.

Evin kapısını çilingir yardımıyla açan polis ve sağlık ekipleri Yücel’in cansız bedeni ile karşılaştı.

Genç mühendisin kimyasal bir karışım içerek yaşamına son verdiği, bu maddenin de sodyum nitrat olduğu iddia edildi.

Yücel’in ölümüne geniş çaplı soruşturma başlatıldı. Dosyayı hem cinayet masası hem de siber polisler inceliyor.

ROKETSAN mühendisinin ölümündeki sır perdesi: Google’da en son neyi aradı? - Sayfa 3

BABADAN İNFAZ İDDİASI

Yaşamını yitiren mühendisin acılı babası ise çarpıcı bir iddiayı gündeme taşıdı.

Emekli polis memuru olan baba Ahmet Yücel, oğlunun intihar etmediğini, infaz edildiğini öne sürdü.

Baba Ahmet Yücel, olayın başından itibaren birçok şüpheli durumla karşılaştığını belirterek, “Eve ulaştığımızda stresli bir ortam vardı. Polislik mesleğimden dolayı olay yerinde bir karışıklık olduğunu hemen anladım. Oğlumun odasında sodyum nitrat maddesi bulunduğu söylendi. Araştırdım, bu madde çiftçilerin gübre olarak kullandığı bir tür. Bu maddeyle ölüm çok nadir” diye konuştu.

ROKETSAN mühendisinin ölümündeki sır perdesi: Google’da en son neyi aradı? - Sayfa 4

“POŞETLE HAVASIZ BIRAKTILAR”

Ahmet Yücel, oğlunun cenazesini gasilhanede eski meslektaşlarıyla birlikte incelediğini belirterek, şunları anlattı:

“Gördüğümüz izlerden, oğlumun diz çöktürülerek ensesine silah dayanıp etkisiz hale getirildiğini, ardından poşetle havasız bırakılarak bir maddeden zehirlendiğini düşünüyoruz.

Yüzünde benekler, omuzlarında baskı izleri vardı. Vücudunun geri kalanı tertemizdi. Sağ ayağı ve sağ eli olayın gerçekleştiği pozisyonu gösteriyordu.

Bu infazın ardından yalan haberler yayıldı, sahte deliller üretildi. Bu süreçte resmi makamlardan destek alamadım.

Oğlumun ölümüne ilişkin dezenformasyon ve delil karartma girişimlerinden şikayetçiyim.”