Akşener’den Erdoğan’a: Ya işini yap ya da sandık gelsin biz gerekeni yapalım
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 1915 olaylarını “soykırım” olarak niteleyen ABD Başkanı Joe Biden’a yeterli cevabı veremediğini söyleyerek "Kürsü delikanlısı Sayın Erdoğan, nefret ettiği rahmetli İnönü'nün Johnson mektubuna koyduğu postayı Biden'a koyamıyor" dedi.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te F5Haber'e abone olun
F5Haber'e Google News'te abone olun
Abone OlİYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuşuyor.
"Türkiye tarihinin en büyük yönetim krizlerden birisini yaşıyor" diyen Akşener, "Öyle bir makam hırsına düştüler ki saraylara kapılıp paranın öylesine esiri oldular ki ne maneviyat, ne takva, ne ahlak kaldı. Bu çöküşün etkilerini her alanda yaşıyoruz. Bu yönetim krizinin faturasını milletçe ödüyoruz" ifadelerini kullandı.
TBMM Grubu toplantımızdayız.#Canlı https://t.co/ZhLIQ4PKpB
— Meral Akşener (@meral_aksener) April 28, 2021
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda yaptığı konuşmaya tepki gösteren Akşener şunları söyledi:
"Sayın Erdoğan'ın 23 Nisan'da yaptığı vatan tarifi için önce 'Yanlış mı duydum' dedi. Türk devletini idare eden birisine vatan nedir anlatmak zorunda kaldığım için utanç duyuyorum. Baş müteahhit Sayın Erdoğan, vatanı kupon arazi zannediyor. Vatanı rant peşinde koşup arazileri parsellemek olarak görüyor. Allah ıslah etsin. Vatan sizin kupon araziniz değil, şehitlerimizin emanetidir. Yabancılara parsel parsel satabileceğiniz arsa değil, can verilmiş ebedi yurdumuzdur. Vatan 1453'te Sultan Mehmed Han'dır. Çanakkale'de ölüme koşan Mehmet'tir. 1923'te mührü vurulan Cumhuriyet'tir, Mustafa Kemal Atatürk'tür."
BİDEN'IN AÇIKLAMASI
ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915 olaylarına ilişkin yaptığı açıklamayı değerlendiren İYİ Parti lideri, "Posta koymakla övünen dünya lideri gitmiş yerine Mr. Erdoğan gelmiş. 'Ey Biden sen kimsin be' çekmek yerine, 'Sayın Biden' demekle yetinmiş. Milletimiz için ar meselesi olan konunun, haziranda yapılacak görüşmenin bir maddesi olduğunu öğrenmiş olduk. Kürecik ve İncirlik üsleri için hamle bekliyorduk, güvenlik ve işbirliği projelerini masaya yatırmasını bekliyorduk. Sayın Erdoğan yemezler, Ermenistan bu yalanı 100 yıldır söylüyor. Konuyu sektirip işin içinden sıyrılmanın manası yok. 5 bin yıllık Türk devletini temsil ediyorsun. Korkma, cesaretini topla ve çık, iki laf et" diye konuştu.
Akşener, "Türk milleti senden bir adım bekliyor. Ya oturduğun koltuğun ciddiyetiyle gereğini yap ya da özür dile memleketi seçime götür. Ya saray sefasını bırakıp işini yap ya da sandıktan yetkiyi alıp biz yapalım" ifadelerini kullandı.
KORONAVİRÜS TEDBİRLERİ
Kabine Toplantısı sonrası açıklanan yeni koronavirüs tedbirlerini değerlendiren İYİ Parti lideri Akşener, "Sayın Erdoğan gecikmiş olsa da bu kararı önemli buluyoruz. Bu süreçte devlet imkanlarını seferber edip milletinin yanında olacaksın. Makamının sorumluluğu bunu gerektirir. Çıkıp tam kapanma destek paketi açıklayın. Günlük ve haftalık çalışanlara, düzenli geliri olmayanlara destek sağlayın. Beyanname ve vergi ödemelerini bir ay erteleyin. Stopajları sıfırlayın, çek ve senetler mayıs ayı sonuna kadar yazılmasın. İcra takiplerini mayıs ayı sonuna kadar durdurun. Belediyelere bağış kabul etme izni verin. Kişi başı 500 lira hibe desteği ve esnafımıza kredi verin. Bari bu tam kapanma döneminde milletimizin yanında olun" diye konuştu.
Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
"İktidar, sağlık ordumuzu da gözden çıkarmış gözüküyor. Sağlık ordumuz artık kaderiyle baş başa. Buradan iktidara seslenmek istiyorum; yeter artık iş bilmezliğinizin ceremesini bu sağlık çalışanları çekiyor. Covid-19'u meslek hastalığı sayın, hayatını kaybeden sağlık çalışanlarını şehit kabul edin. 3600 ek gösterge ile alkışlayın. 4A-4B uygulamalarını kaldın, tek çatı altında toplayın. Tüm sağlık çalışanlarına ödeme yapın. Böyle vefasızlık olmaz. Bir an önce gereken adımları atın.
Eğitim ordumuz da çile çekiyor. Her bir öğretmenimizi ek iş yapmak zorunda bıraktılar. Eğitime ara verildiği için perişan durumdalar. Haftada 30 saat ders veren ücretli öğretmene ayda 2300 lira para geçiyor. 100 bin ücretli öğretmenimiz var. Ayda verilen ücretin toplamı 230 milyon lira. İktidar evlatlarımızı emanet ettiğimiz eğitim neferleri için 2 milyar 300 milyon lirayı çok görüyor. İstanbul Havalimanı'nı işleten şirkete 2 milyar 300 milyon lira ödüyor. İşte sizin AK Parti'nin adalet anlayışı, eğitime bakışı, Sayın Erdoğan'ın millet sevgisi.
Atanamayan öğretmenlerimiz var. Artık böyle bir meslek konumuz da oldu. Hayaldi gerçek oldu. Bir ülkede atanamayan öğretmen diye bir sorun olabilir mi? Atamıyorsan niye öğretmen yetiştiriyorsun? Kaliteli eğitim sağlamak için çok büyük öğretmen açığımız var. 800 bin öğretmen fazla geliyor değil mi? Oysa her 100 bin öğretmenin maliyeti 8 milyar lira. Bindiği uçağı satsa 50 bin öğretmene iş olur, Suriyelilere harcanan parayla 10 yıllık ücreti kazanılır. 100 bin öğretmenin maaşını tek kalemde müteahhittin cebine koyan bu anlayış, Türkiye'yi ileriye taşıyamaz."