Getir’i ikiye bölen kriz: Mahkeme yatırımcıyı haklı buldu, Nazım Salur ‘darbe’ dedi

Getir’in kurucuları, şirketin hakim yatırımcısı Mubadala’ya karşı açtıkları temyiz davasını kaybetti. Hollanda’da mahkeme, Mubadala’nın müdahalesinin Getir için elzem olduğu sonucuna varırken kurucu Nazım Salur, yatırım fonunun hamlesini darbeye benzetti

F5HABER F5HABER
Getir’i ikiye bölen kriz: Mahkeme yatırımcıyı haklı buldu, Nazım Salur ‘darbe’ dedi

Avrupa’nın girişim ekosistemine odaklanan haber platformu Sifted, Getir ve yatırımcısı Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) devlet fonu Mubadala arasındaki hukuk mücadelesini mercek altına aldı.

Eve hızlı teslimat servislerinin öncülerinden biri olan Getir, Covid pandemisinin de aldığı yatırımlarla nakit varlıklarını artırırken Avrupa ve ABD’ye açılma sürecine girmişti.

Getir’i ikiye bölen kriz: Mahkeme yatırımcıyı haklı buldu, Nazım Salur ‘darbe’ dedi - Resim : 1

Getir’in büyük yatırım turuna ABD’li yatırım devleri Sequoia Captal ve Tiger Global öncülük etti. En büyük yatırımcı ise BAE’ye ait varlık fonu Mubadala oldu.

Ciddi yatırım turunun ardından yaşanan dört yıllık süreçte Getir’in değeri bir noktada 12 milyar dolara kadar çıksa da sonrasında hızla düştü. Zorlu piyasa koşulları ve finansman sıkıntısı nedeniyle şirket Avrupa ve ABD pazarından çekilmek durumunda kaldı.

Bugün gelinen noktada Getir’in kurucuları ile Mubadala arasındaki ilişki de kopma noktasına geldi. Getir kurucusu Nazım Salur, Sifted’a yaptığı açıklamada “Bugün bildiklerim bilseydim, Mubadala’yı yatırımcı olarak kabul etmezdim” dedi.

En büyük hissedar
Getir’in en büyük hissedarı konumundaki Mubadala 2021’den bu yana şirketin aldığı yatırımlarınyüzde 80’ini sağlayarak en büyük finansal desteği veren yatırımcı oldu. Mubadala, 2022’deki 768 milyon dolarlık seri E yatırım turuna liderlik ederek Getir’in 11,8 milyar dolarlık zirve değerine ulaşmasına katkı sunmuştu.
Getir ve Mubadala arasındaki gerilim 2024’ün Haziran ayında başladı. Mubadala, Getir’e 250 milyon dolarlık ek yatırım yaparak Türkiye’deki gıda ve market operasyonlarının kontrolünü ele alacak şekilde yeniden yapılandırma planladı. Anlaşma kapsamında Nazım Salur, CEO’luk görevinen görevinden ayrılacaktı.

Ancak bu anlaşma yürürlüğe giremedi, Mubadala bu gelişmeyi “Kurucular bu anlaşmayı tamamlamak konusunda yetersizlik gösterdi” ifadeleriyle duyurdu.

Bu ay ise Mubadala yeni bir anlaşma taslağı hazırladı. Buna göre, Mubadala, Getir’e ek acil finansman sağlayacak ancak karşılığında Getir Türkiye’nin kontrolünü ele alacaktı. Bu kapsamda sadece Getir’in sadece market ve gıda operasyonları değil, Türkiye’deki finansal hizmet kolu GetirFinance ve taksi uygulaması BiTaksi’nin de hisse sahibi Mubadala olacaktı.

Yeni anlaşma olağanüstü genel kurulda hissedarların onayına sunulmadan önce önce Getir yönetim kurulunda oylamaya sunulup kabul edildi. Getir yönetim kurulu dokuz kişiden oluşuyor: Getir’in üç kurucusu, üç Mubadala temsilcisi, Gsquared yatırım fonunun bir temsilcisi ve iki bağımsız üye.
Kurucu Nazım Salur, kendisi ve iki kurucu ortağının anlaşmanın onaylandığı yönetim kurulu toplantısına davet edilmediğini açıkladı. Salur, durumu “darbeye” benzetti.

Mubadala ise şirketin geleceğini güvence altına alacak tek seçeneği sunduklarını savundu. Getir kurucularının işbirliği yapmadığını iddia eden fon, sürecin hukuki boyuta taşınmasının ardından Hollanda’da görülen davayı kazandı.

Mubadala yeni anlaşma sonrasında Türkiye’deki 18 bin çalışanın istihdamının korunacağını söyledi.

Mubadala’nın ilk yönetim krizi değil
300 milyar dolarlık servet fonu Mubadala, daha önce Alman sigorta girişimi Wefox yönetiminde de benzer bir anlaşmazlık yaşamıştı. Yönetim kurulunun, Mubadala’nın şirketi satma teklifini reddettiği bildirilmişti.

GetirFinans’ın öngörülmeyen yükselişi
Nazım Salur, son gerilimde Mubadala’nın ilk anlaşmayı bozarak yeni bir plan izlediğini ve asıl amacının GetirFinans’ın kontrolünü ele geçirmek olduğunu iddia ediyor.

Getir ve Mubadala arasında Haziran 2024’te ilk anlaşma yapıldığında GetirFinans henüz uygulamada olan bir hizmet değildi. Ancak beta sürümü sonrası uygulama halka açıldığında kısa bir süre içinde yatırımcıların ilgisini çekti. Sequoia yatırımcı Michael Morirtz’in kişisel yatırım fonu Crankstart ve İş Bankası, GetirFinans’a 70 milyon dolarlık yatırım yaptı. Bu yatırımla şirketin değerlemesi 250 milyon dolara çıktı.

Salur, Mubadala’nın başta sadece gıda ve teslimat işlerini almak istediğini, Getir’in diğer iş kollarıyla ilgilenmediğini söyledi. GetirFinans’ın öngörülenden daha iyi bir performans sergilediğini belirten Salur, platformun beklenenden daha fazla müşteri ve mevduat toplandığını vurguladı. Salur’a göre bu başarı Mubadala’nın dikkatini çekti.

Mubadala, Sifted’a GetirFinans özelinde bir açıklama yapmadı. Fonun açıklamasında Getir’e yeterli sermaye desteği sağlamak ve şirketi ayakta tutmak için yeni anlaşmayı hayata geçirdikleri belirtildi.

Mahkemede ne oldu ?
Hollanda’da geçen hafta görülen duruşmada Getir kurucuları Nazım Salur ve Serkan Boraçili’nin yeni anlaşmaya karşı açtıkları temyiz davası karara bağlandı. Mahkeme, Getir kurucularının itirazını reddetti. Mubadala’nın Getir’in çıkarları doğrultusunda hareket ettiğine hükmedildi. Mahkeme, Getir’in iflas riskiyle karşı karşıya olduğunu, müdahalenin finansal açıdan gerekli olduğuna karar verdi.
Hollanda’da mahkemeyi takip eden FD gazetesine göre, Mubadala’nın avukatı mahkemede “Eğer yeni anlaşma kabul edilmez ve acil 50 milyon dolarlık sermaye aktarımı yapılmazsa, Getir iki hafta içinde parasız kalacak” dedi.

Avukat ayrıca, Getir’in Şubat ayının ilk haftasında 2,7 milyon dolarlık bir açık vermesinin beklendiğini, bu açığın Nisan ortasına kadar 71 milyon doların üzerine çıkacağını belirtti.
Getir kurucularının avukatı ise, Mubadala’nın iflas tehdidini kullanarak GetirFinans’ı ucuza ele geçirmeye çalıştığını savundu.

Salur, bu tehdidin gerçek olmadığını belirterek, “Sabahları ortak gibi davranıyorlar, öğleden sonra ise alacaklı gibi şirketi tehdit ediyorlar. Bu bir darbe” ifadelerini kullandı.

Nazım Salur, kararın ardından Hollanda Yüksek Mahkemesi’ne başvuracağını açıkladı. Salur ayrıca, Birleşik Krallık ve Türkiye’de de yasal süreç başlatacağını duyurdu: Bu, uzun sürecek bir hukuki mücadelenin ilk aşaması”.

SONRAKİ HABER